Haftalık E-Bülten
Moda dünyasında neler oluyor? Yeni fikirler, öne çıkan koleksiyonlar, en vogue trendler, ünlülerden güzelllik sırları ve en popüler partilerden haberdar olmak için haftalık e-bültenimize kaydolun.
Eğlenceli bir gecede ardı ardına yuvarladığınız Espresso Martini'ler yerini güne enerjik bir başlangıç yapmak için niş kahve çekirdekleriyle özenle demlediğiniz espresso'ya bıraktıysa tebrikler, “sober-curious” akımına kabul edildiniz.
Eğer gittiğiniz mekanların menülerini biraz daha dikkatlice incelerseniz daha önce gözünüze çarpmayan bir kategorinin varlığını fark edebilirsiniz: Mocktails. Envaiçeşit meyve sebzeyle yapılan smoothie ve detoks sularına 2010'ların sağlıklı yaşam trendleri çılgınlığından beri alışığız, ancak “alkolsüz kokteyl” olarak tanımlanan ve neredeyse modern sanat eseri diyebileceğimiz bardaklarda sunulan, hem içeriğinde hem görselinde tasarım kaygısı güdülen bu içecekler sadece son birkaç senedir hayatımızda ve hızla yayılıyorlar. Bir de fonksiyonel içecekler var. Vücudumuzun ihtiyaç duyduğu çeşitli vitamin ve mineralleri bir arada sunduğunu iddia eden, şeker ilavesiz ve vegan sertifikalı olan; güzellik, zindelik, bağışıklık gibi kategorilere özel içecekler. Zencefilli enerji shot'larını mutlaka duymuşsunuzdur.
Peki alkolsüz içeceklerin çekiciliğine nasıl kapıldık? Çok değil kısa bir süre önce, 2021 yılında “Espresso Martini nedir?” sorusu aramalarda yüzde 300 artmışken menülerin cılız duran soft içecekler sayfasına güçlü bir şekilde eklemlenen düşük alkollü ve alkolsüz içeceklerin yükselişini neye bağlayabiliriz? Cevabı global trend tahmin şirketi WGSN veriyor: “Sober-curious” hareketi.
İngilizce'de “ayık” anlamına gelen “sober” ve meraklı anlamına gelen curious kelimelerinden türetilen “Sober-curious”ı Türkçeye tam da anladığımız haliyle “ayık meraklısı” olarak çevirebiliriz. Ayık olmayı merak etmek, ayık kalınan bir gecede yapılacak keşiflere açık olmak, bir tür farkındalık... Ayık bir şekilde partilemek kulağa nasıl geliyor?
2017 yılında yayınladığı bir raporda WGSN, genç tüketicilerin alkol tüketiminden çok wellbeing'e öncelik vermeye başlamaları ve yaşam tarzlarına daha bilinçli bir yaklaşımı benimsemeleriyle düşük alkollü ve alkolsüz içeceklerin yükselişini öngördü. Bu öngörüyü ise 4. nesil kahve dalgası ve içime hazır fonksiyonel içecek pazarının büyümesi destekledi. Ve bazı istatistikler bu trendi takip etti: Refiner29'un aktarımıyla Nielsen tarafından yapılan bir araştırmaya göre ABD'li yetişkinlerin yaklaşık yüzde 50'si alkol tüketimini sınırlamak için çaba gösteriyor; sadece milenyum kuşağına bakıldığında bu sayının yüzde 66'ya çıktığı görülüyor. NBC'den Zinhle Essamuah'nın haberine göre ise 35 yaş altı yetişkinlerde içki içme oranı son yirmi yılda yüzde 10 düştü.
“Sober-curious” tanımını literatüre armağan eden Ruby Warrington'ın kitabı ise WGSN'in öngörüsünden bir yıl sonra, 2018 yılında yayınlanıyor: Sober Curious: The Blissful Sleep, Greater Focus, Limitless Presence, and Deep Connection Awaiting Us All on the Other Side of Alcohol. İngiliz yazar ve wellness editörü Warrington'ın motive edici alt başlıklara sahip bu kitabı, “alkolü tamamen bırakmayı veya sınırlandırmayı keşfetmek isteyen insanlara yönelik bir rehber niteliği” taşıyor. Warrington “sober-curious” kavramıyla aslında bir yaşam tarzı önerisinde bulunuyor ve tüm bu hareketin fitilini ateşliyor.
“Sober-curious olmak alkolü neden, ne zaman ve nasıl tükettiğinizi sorgulamak anlamına gelir. Bu, genellikle sağlık ve zindelik amacıyla ayıklık konusunda meraklı olmayı belirtir” diyor Nicole F. Roberts, Forbes dergisindeki yazısında ve ekliyor: “Alkol tüketimini azaltan kişiler alternatif içecekler arıyorlar.”
Aslında ayık olmanın çekiciliğine bu ilk kapılışımız değil. Tabii ki hangover günlerin sabahında pişmanlık nidaları ile söylenen “O son kadehi içmeyecektim” serzenişlerini kastetmiyorum. Yeni yıl kutlamalarının tüm bir aya yayıldığı Aralık ayı genel olarak alkol tüketiminin yoğun olduğu bir ay olduğundan finali yılbaşı gecesi ile yaptıktan sonra Ocak ayını alkol tüketmeden geçirmeyi, böylece vücudu dinlendirmeyi yani bir tür detoks yapmayı amaçlayan Dry January hareketi, “sober-curious” akımının öncülü diyebiliriz. 2013 yılında İngiltere'de bağımlılıkla mücadele eden bir hayır kurumu tarafından başlatılan Dry January, ilk başta çok ilgi çekmese de alkolle ilgili farkındalık ve sağlıklı yaşam trendlerine olan ilgi nedeniyle her yıl daha fazla kişi tarafından uygulanıyor. Yatakta mide bulantısı ve bağ ağrısıyla kıvrandığım o 1 Ocak sabahını hatırlıyorum da Dry January'ı bir iki hafta öne çekmeyi başarıp başaramayacağımı kestiremiyorum. Belki de Ekim ayına çekmeliydim? Zira Sober October da Dry January'nin popülaritesinden yararlanarak aynı yıl ortaya atılan benzer bir başka hareket.
Peki tüm bu ayık zamanımızda ne içeceğiz? Cevap biraz şaşırtıcı olsa da celebrity'lerden geliyor. Üstelik bunlardan biri bir süper kahraman! Örümcek Adam'ı oynayan Tom Holland, alkolü bıraktıktan iki yıl sonra yani 2022 yılında alkolsüz bira markası Bero'yu lanse etti. Katy Perry'nin markası De Soi, Blake Lively'nin Betty Buzz ve Bella Hadid'in Kin Euphorics markaları da bu örnekler arasında. Perry'nin 2021 yılında kurduğu De Soi, alkolsüz şarap, kokteyl ve ferahlatıcı içecekler sunuyor ve bitkisel içeriğiyle öne çıkıyor. Hadid'in Eylül 2021'de lanse ettiği Kin Euphorics ise yaratıcılığı artırdığını ve iyi hisler uyandırdığını iddia eden alkolsüz içecek seçeneklerine sahip; Hadid'in çok önemsediği meditatif içecekler bunlar.
Ayık olmak sizi olduğunuzdan daha cazibeli de gösterebilir ve kim bilir sağlıklı bir ilişkinin temellerini atmanızda size yardımcı olabilir. Bunu Dry Dating savunucuları iddia ediyor. İkili ilişkilerde (özellikle de bir date sırasında) ayık olmanız, karşınızdaki kişiyi daha düzgün bir şekilde değerlendirmenizi sağlayabilir ve daha açık bir iletişim kurmanıza, kendinizi daha iyi ifade etmenize yardımcı olabilir. Tıpkı ideal bir ilişkideki gibi... Bu ideal ilişkinin başlangıcı da bu şekilde olmalı değil mi?
Dry Dating de kuşkusuz “sober-curious” hareketinin etkisiyle ortaya çıkıyor ve Gen Z'nin ilgisini çekiyor, ancak benim gibi Milenyalleri yakalamaması da imkansız. Zira alkolün bir süre sonra eşlikçi olmaktan çıktığı onlarca date'imi düşünüyorum da kaçıp gidemediğim her dakika yerini “Buna ayık kafayla daha fazla tahammül edemeyeceğim” diyerek yuvarladığım kadehlere bırakıyordu.
Peki sırf trend olduğu için bir süreliğine menünün Mocktails kısmına bir şans verip hadi Ocak ayını da alkolsüz geçireyim der misiniz? Ne de olsa ofiste yan masanızda oturan yoga takıntılı kız da alkolü bırakmamış mıydı? Bir sonraki date'izi de belki gündüz saatlerine planlayıp yeni açılan o kafede yaparsınız? “Sober-curious” hareketinin dilemması işte burada başlıyor: Bir wellness trendi olarak pazarlama raporlarında bahsedilen bir başlık mı olacak yoksa sağlıklı yaşam bilincini yaygınlaştıran bir farkındalık hareketi mi olacak? Nitekim ayıklığın girdiğiniz sosyal ortamlara uyum sağlamak için alkol içmeniz gerektiğini öne süren ana akım kültürel normu reddettiği için bir trend değil, trend kırmanın yolu olduğunu öne süren bir düşünce de var. Öyle ya da böyle, yeni yılda biraz “sober-curious” olmaya ne dersiniz?