Haftalık E-Bülten
Moda dünyasında neler oluyor? Yeni fikirler, öne çıkan koleksiyonlar, en vogue trendler, ünlülerden güzelllik sırları ve en popüler partilerden haberdar olmak için haftalık e-bültenimize kaydolun.
Woodall, son zamanlardaki başarılı oyunculuğuyla dikkatleri üzerine çekiyor.
Leo Woodall, son yıllarda dikkatleri üzerine çeken genç İngiliz oyunculardan biri olarak Hollywood'un yeni yıldızları arasında yerini alıyor. 14 Eylül 1996'da Londra'nın Shepherd's Bush bölgesinde dünyaya gelen Woodall, oyunculuk tutkusunu ailesinden miras aldı. Woodall, oyunculuk eğitimi için Arts Educational School’u tercih ederek 2019 yılında mezun oldu. Kariyerine 2019'da İngiltere'de yayımlanan Holby City adlı tıbbi drama dizisinde bir bölümle adım atan Woodall, 2021 yılında Cherry filmiyle büyük bir çıkış yaptı. Tom Holland ile başrolü paylaştığı bu filmdeki etkileyici performansı, onu daha geniş bir izleyici kitlesine tanıttı. Ardından, 2022'de The White Lotus dizisinin ikinci sezonunda Jack karakteriyle büyük bir popülerlik kazandı. The White Lotus, Woodall'a geniş bir tanınma fırsatı sunarken, ona kariyerinde önemli bir dönüm noktası yarattı. 2024'te ise One Day adlı Netflix dizisinde Dexter Mayhew rolünü üstlendi ve burada izleyicilerle yeniden buluşarak büyük beğeni topladı.
Leo Woodall, 2025 yılında vizyona girecek olan Bridget Jones: Mad About the Boy filminde, yıllar sonra geri dönen ve artık 50’li yaşlarının ortasında olan dul Bridget Jones’un (Renée Zellweger) yeni sevgilisi Roxster’ı canlandıracak. Roxster, genç, kaygısız, özgür ruhlu ve hayatı oldukça rahat bir şekilde yaşayan bir adam olarak tanımlanıyor. Bridget geçmişin acılarıyla başa çıkmaya çalışırken, Roxster’ın taze bakış açısı ona özgürlüğünü yeniden keşfetme ve kendini bulma fırsatı verecek. Bu karakterin, Bridget’ın hayatındaki dönüşümde önemli bir rolü olacak. Roxster, her anı keyif alarak yaşayan biri olarak, Bridget’in yaşadığı duygusal karmaşaya karşılık tamamen farklı bir bakış açısı sunuyor. Bu yeni filmde Woodall’ın canlandırdığı Roxster karakteri, Bridget’in sıkıcı ve zorlayıcı geçmişinden kaçmaya ve gençliğini yeniden keşfetmeye çalışan bir kadının yeniden aşka adım atmasını simgeliyor. Bridget Jones: Mad About the Boy filmi, uzun bir aradan sonra Bridget’in yeniden tek başına hayata tutunma çabasını ve yeni bir ilişkiye başlamasını konu alacak.
Bunlara ek olarak Woodall, son dönemde James Bond rolüne aday gösterilen isimlerden biri olarak da sıkça gündeme gelmeye başladı. Özellikle The White Lotus ve One Day gibi projelerdeki performanslarıyla dikkatleri üzerine çekmiş olan Woodall, James Bond için güçlü bir aday olarak gösterilse de kendisi bu konuda çıkan dedikoduları yalanladı. Kendisine bu konuda bir teklif yapılmadığını belirten Woodall, ajanslarının bu konuda herhangi bir bilgi almadığını ve böyle bir rolün söylentilerden ibaret olduğunu ifade etti. Yine de James Bond rolü için adı geçmesi, onun yükselen bir yıldız olduğunun göstergesi olarak dikkat çekiyor.