Haftalık E-Bülten
Moda dünyasında neler oluyor? Yeni fikirler, öne çıkan koleksiyonlar, en vogue trendler, ünlülerden güzelllik sırları ve en popüler partilerden haberdar olmak için haftalık e-bültenimize kaydolun.
Eğer Shark’ı Eilish’in Instagram hesabından tanımıyorsanız onun havlamasını duymuş olabilirsiniz.
2020 yılında, tüm dünyayı etkisi altına alan covid nedeniyle başlayan sokağa çıkma yasaklarının ilk günlerinde, Billie Eilish kendini Los Angeles'taki evinde mahsur kalmış olarak buldu. O zamanlar bu pek de alışılmış bir durum değildi - tabii siz Billie Eilish değilseniz. Dünyayı dolaşarak ve müzik dünyasındaki yükselişinin keyfini çıkarak geçirdiği fırtınalı birkaç yılın ardından -ve rekor adette Grammy ödülünü evine götürdükten sadece birkaç ay sonra- Eilish, şöhret basamaklarını hızla çıkışının muhasebesini yapmak zorunda kaldı. Ve karantinanın ilk günlerinde kendini meşgul edecek bir şey bulmaya karar verdi: köpek bakıcısı olmak.
“Daha önce kardeşimin de köpeğini sahiplendiği Angel City Pit Bulls adlı bir barınağa ulaştım,” diye açıklıyor Eilish ve ekliyor: “O günlerde barınakta sahiplenmeyi bekleyen 10 küçük yavru bulunuyordu ve ben de onlara ulaşarak koronavirüs nedeniyle turneye çıkmadan önce iki hafta evde olacağımı ve birkaç yavruyu sahiplenebileceğimi söyledim."
Fotoğraf: Tracy Nguyen
Birkaç gün sonra Jem ve Miss Maudie adında iki Pit Bull yavrusu Eilish'in aile evine geldi. Genç yıldızın turne molası ise hepimizin de tahmin edebileceği gibi birkaç haftadan uzun sürdü. “Yaz boyunca onlara baktım ve sonra tabii ki pandeminin etkisi artmaya başladı ve ben de kısa süreliğine sahiplendiğim bu yavru köpeklere aşık oldum. Gri renkteki Jem kelimenin tam anlamıyla kalbimi çalmıştı. Onun benim olmasını istediğimi biliyordum; bu yüzden onu evlat edindim ve adını Shark koydum.” (Bayan Maudie de bir aile dostumuzun yanında yeni bir yuva buldu).
O günden beri de Shark -muhtemelen sivri kemikleri nedeniyle bu ismi aldı- Eilish-O'Connell klanının ayrılmaz bir üyesi haline geldi; günlerini Eilish'in yemek artıklarını atıştırarak, kuaföre giderken ona eşlik ederek ve Eilish'in erkek kardeşi Finneas O'Connell ve ortağı Claudia Sulewski'ye ait dişi pitbull Peaches ile bahçede oynayarak geçiriyor. Eilish, pandeminin ilk aylarında Shark'a aşık olmasının arkasındaki nedeni şöyle anlatıyor: "Biraz iri yarı bir köpekti ve küçük, şapşal bir ağzı vardı. Hem rengini hem de kişiliğini çok sevmiştim. Bir insan gibi anlamlı bakıyordu ve hayatımı onunla birlikte hayal edebiliyordum."
Shark'ın yakışıklı profilini Eilish'in Instagram'ından tanımıyorsanız bile, havlamasına aşina olabilirsiniz: Eilish ve O'Connell'ın stüdyosunun düzenli bir ziyaretçisi olan Shark'ın sık sık onların kayıtlarına eşlik etmesine izin verirlerdi. Eilish'in son albümü Hit Me Hard and Soft'ta yer alan The Greatest şarkısını dikkatle dinlediğinizde onun homurtularını ve iç çekişlerini duymanızın ya da Eilish'in ikinci albümü Happier Than Ever'da yer alan I Didn't Change My Number şarkısında bir prodüksiyon cilvesi olarak Shark'ın Peaches'le oyun oynarken çıkardığı hırıltı seslerinin daha belirgin olmasının nedeni de bu. Eilish, “Finneas ve benim karantina esnasında birlikte vakit geçirdiğimiz ve köpeklerin bahçede koşup oynadıkları bir gündü ve sesleri çılgınca geldiği için onları kaydettim," diye açıklıyor ve ekliyor: “Seslerindeki uyumun çok iyi olduğunu düşündüm. Bunu bir şekilde kullanmak istediğimi biliyordum, bu yüzden şarkının başlangıcı yaptık."
Fotoğraf: Tracy Nguyen
Bu, Shark'ın Eilish ile O'Connell'ın kayıt esnasında her zaman bu kadar melodik katkılarda bulunduğu anlamına gelmiyor. “ Çalışmalarımız sırasında çok yüksek sesle horlamayı ve osurmayı seviyor” diye itiraf ediyor Eilish gülerek. Ancak Shark henüz beş haftalıkken evlatlık verildiği için “benim hayatımdan başka bir şey bilmiyor” diye açıklıyor - yani O'Connell ile kayıt yaparken etkileyici derecede sakin bir arkadaş; ya bilgisayar başında yeni bir parçanın son rötuşlarını yaparken ayaklarının dibinde uyukluyor ya da Eilish vokal kayıtlarını yaparken ona bakıyor.
“O çok iyi bir çocuk, bu yüzden ben çalışırken stüdyoda olmayı seviyor,” diye ekliyor Eilish. “Yüksek sesle ve aşırı uyarılmayla arası çok iyi, hiç ilgilenmiyor.” Gerçekten de Eilish’in son albümü Hit Me Hard and Soft için yapılan bir dinleti partisinde, Shark, Los Angeles’taki Kia Forum’da binlerce hayranın önünde sahneye çıktı. Albümün kapanış parçası “Blue” için dumanlı arenanın zemininde zıplayarak kalabalığın tezahüratları eşliğinde eğlendi: “Hayatı boyunca odada onunla birlikte müzik yaptım, yani tek bildiği bu - bu gerçekten çok tatlı.”
Açıkça görülüyor ki, Shark’ın ilgi odağı olma anı geldi de geçiyordu, bu yüzden Eilish, onu Vogue’un (yani aslında Dogue’un) kapağında yer almak üzere değerlendirme fırsatını kaçırmadı. Eilish ve fotoğrafçı Tracy Nguyen, sanatçının kayıt stüdyosunda gerçekleştirdikleri çekimde, Shark’ın dinleti partisindeki atmosferik görünümünden ve Nas ile DMX’in başrol oynadığı Hype Williams’ın 1999 yapımı kült klasiği Belly’den ilham aldılar. Çekimler sonrası Shark’ın yumuşak bir kalbe sahip olsa da kameraya karşı nasıl etkileyici duracağını bildiği ortaya çıktı. Eilish, çekimden sonra derin bir iç çekişle, “Onu her yere götürebilmek isterdim.” diyor. “Tüm dünya turuma onunla çıkabilmeyi dilerdim.”
Fotoğraf: Tracy Nguyen
Aşağıda, Billie Eilish ve Shark, Vogue’un Dogue edisyonunun sorularını yanıtlıyor ve kendilerini gerçekten de Eilish'in aynı isimli şarkısına atıfta bulunarak Birds of a Feather olarak tanımlıyorlar.
Shark bana her zaman çok sadık ve nereye gitsem peşimden gelir. Partim bile olsa beni odadan odaya takip etmekten asla vazgeçmez. Hep benimle aynı odada olmak istiyor ve bu beni hep çok mutlu ediyor. Sadık olması en iyi özelliği ama her özelliğini ayrı ayrı çok seviyorum.
Aptal bir sesle ben. Onunla konuşurkenki sesimle canlandırırdım.
Açıklayamam. Her türlü tonla konuşuyorum onunla.
Bir sürü takma adı var ama en çok kullandıklarım isminden türetilmişler; yani Shark, Chark, Chonk, Bonk, Blonk, Barnk. Bazen ona N ile Shark demeyi seviyorum, yani Sharnk veya Charnk. Ona bir sürü takma ad takıyorum.
Onu hep sahneye çıkarmak isterdim ve LA’deki Hit Me Hard and Soft albüm tanıtım etkinliğimde bunu başardım. Gerçekten sahnede mükemmeldi çünkü yüksek ses ve çevredeki aşırı uyaranlarla baş etme konusunda çok iyiydi. Keşke onu her yere götürebilsem. Tüm dünya turumda yanımda olabilmesini çok isterdim.
Onu ne kadar çok sevdiğimi söylemek isterdim.
Shark'ın birçok hareketi insani, hatta köpek özelliklerine neredeyse hiç sahip değil. İnsanlar açısından… Yeni insanlara veya yabancılara pek ilgi göstermiyor, ama birini tanıdıktan sonra gerçekten çok seviyor. Birini tanımadan kendisi gibi olamıyor. İnsanlara alışması zaman alıyor, bu olumsuz bir şey değil ama size güvendikten ve alıştıktan sonra çok tatlı oluyor, çünkü gerçekten sizi sevdiğini anlıyorsunuz.
Fotoğraf: Tracy Nguyen
Her türlü kemiği gömmeyi çok seviyor ama bu bile köpeğe özgü değil. Sanki bir insan köpek olmak zorundaymış ve kemiği nasıl gömeceğini bilmiyormuş gibi aslında. Dün bir kemiği, yuva kazmaya çalışıp grup arkadaşımın gitar çantasına gömmeye çalıştı.
Angel City Pit Bulls
Shark B. Küçüklüğümden beri bana Shark B veya Sharky B denir. Sanırım Sharky baby veya Shark baby'den başladı ama aslında sadece Shark B.
Kovayım.
Flirt pole adında büyük dev bir kedi oyuncağına benzeyen bir oyuncak var. Uzun bir sopa, ucunda bir ip ve küçük bir oyuncak var. Annem onu olta gibi kullanıyor ve ben onun etrafında koşup zıplıyorum. Çok seviyorum.
Annemin verdiği herhangi bir yemek aslında. Her yemeği çok severim.
Bir sincap gördüğümde başka hiçbir şey yapamıyorum. Sanki dünya yok oluyor, annem yok oluyor, arkadaşlarım yok oluyor. Başka hiçbir şeye odaklanamıyorum. Sanki herkes gitmiş ve sadece ben ve sincap kalmışız gibi. Ayrıca, her kapalı kapıda ağlıyorum. Hiçbir kapının kapalı olmasını istemiyorum, sadece bir dolaba veya banyoya açılıyor olsalar bile, açık olmaları gerekiyor.
Rahatlamam gerektiğinde, kanepede bir yer veya yatağımda bir battaniye bulup, üzerinde olduğum şeye patilerimi koyup dönerim. Bunu yaparken ciyaklarım ve dönerim ve dönerim ve dönerim. Sonra da kazar ve kazar ve dönerim ve dönerim ve ciyaklarım ve ciyaklarım ta ki rahat olana kadar.
Fotoğraf: Tracy Nguyen
Hey, hey, hey, hey, hey! Hey!
Annemin en kötü özelliği bana tüm ödül mamalarını vermemek.