Haftalık E-Bülten
Moda dünyasında neler oluyor? Yeni fikirler, öne çıkan koleksiyonlar, en vogue trendler, ünlülerden güzelllik sırları ve en popüler partilerden haberdar olmak için haftalık e-bültenimize kaydolun.
Tarladan sofraya konseptiyle Urla’nın en özel restoranlarından biri olan OD Urla’nın kurucusu şef Osman Sezener bu yaz yepyeni bir konseptle bizi deniz kıyısına, dalgaların sesine davet ediyor: Anhinga by OD’a hoş geldiniz.
Tarladan sofraya konseptiyle Urla’nın en özel restoranlarından biri olan OD Urla’nın kurucusu şef Osman Sezener bu yaz yepyeni bir konseptle bizi deniz kıyısına, dalgaların sesine davet ediyor: Anhinga by OD’a hoş geldiniz.
Doğanın dinginliğini anbean hissettiren büyülü bir kıyıdayız. Sanki zaman burada daha yavaş akıyor. Six Senses Kaplankaya’da bulunan Anhinga by OD karmaşadan uzak, sakin ama aynı zamanda kalp ritminizi her çatalda artıracak tabaklarıyla misafirlerini karşılıyor. Biz de bu eşsiz deneyimin arkasında yer alan OD Urla kurucusu Şef Osman Sezener ve Six Senses Kaplankaya satış ve pazarlama direktörü Sarp Okçuoğlu ile gerçekleştirdiğimiz sohbetle bu benzersiz konsepti daha yakından tanıyoruz.
Osman Sezener için yolculuk aslında doğduğu gün başlıyor. Bir aile restoranının içine doğmuş; orayı deneyimleyerek büyümüş biri olarak yemek ve mutfak, yaşamının en olağan parçaları. OD Urla ise çocukluğundan beri hayali…
“Bir tarladan sofraya mutfağını, köklerimin ait olduğu Ege’de ve dünyanın dört bir yanı dışında buradan öğrendiklerimle de işler hâle getirmek öncelikli hedefimdi. Belki de benim için dönüm noktası doğduğum andır diyebilirim.”
Şehrin karmaşasından uzak, otantik, zamanı unutup kendinizle ve çevrenizle bağ kurabileceğiniz, sıra dışı bir konuma sahip Anhinga by OD’un yer aldığı koyun huzuru tabii ki menüye de yansıyor. Zaten bu yeni deneyimin atmosferini şüphesiz doğa oluşturuyor. Osman şefin deyimiyle; “Zamanın daha yavaş aktığı, belki bize inzivaya çekilme ve ânın tadını çıkarma imkanı sunan bir deneyim de diyebiliriz buna.” Bölgedeki en iyi yerel ürünler reçetelere dâhil olurken bu kıyıların denizlerine ait mahsuller menünün yıldızları niteliğinde. Salatalık, elma ve alabaş turplu levrek ceviche, pırasa soslu karides kuskus, ricotta ve köz biber ise imza tabaklardan birkaçı.
Yemeklerin ait oldukları coğrafyayı onurlandırmaları gerektiğini düşünen şef, menüyü tasarlarken çocukluğunda bulunduğu kalabalık ve lezzet dolu sofralardan ilham almış. Anhinga by OD için Akdeniz mutfağını Ege’nin güzellikleriyle bir araya getirmiş. Hâliyle bölge kıyılarının, denizlerinin özenle seçilen ürünlerini kullanıyorlar.
Buluşma noktası sürdürülebilirlik
Aslında bu iki markanın en değerli buluşma noktası sürdürülebilirlik konusundaki hassasiyetleri. Sürdürülebilirliğe ve doğaya olan tutkunun, saygının bir meyvesi olan bu heyecan verici buluşma için Sarp Okçuoğlu: “Marka olarak alışılagelmişin ötesinde deneyimler sunarken aynı zamanda bu özel konumlarda bulunan yerel, doğal ve kültürel mirasları deneyim zenginliğiyle geliştirmeye inanıyoruz. Bu sebeple destinasyonumuza ait kültürleri misafirlerimize sunarak sıra dışı olanakları büyüleyici bir ortamda misafirlerimizle buluşturuyoruz. Tüm operasyonlarımız, servislerimiz ve tedarik seçimlerimiz sürdürülebilirlik ve doğa sevgisi üzerine kurulu. Bu konsepti OD Urla’nın da bizim gibi benimsediğinin her zaman farkındaydık, bu nedenle yollarımızı birleştirmenin bizim için oldukça heyecan verici olduğunu söylemeliyim.”
Anhinga by OD, “sıfır atık” bir mutfakla çalışıyor. Burada gıda israfına dikkat ediliyor ve plastik kullanımı mümkün olduğunca en aza indirilmiş. Ayrıca ekosistemi hasara uğratmamak adına, av dâhilinde ve sezonunda olmayan hiçbir deniz mahsulü menüde yer almıyor. Ayrıca Six Senses Kaplankaya’nın bir süredir dâhil olduğu Aslan Balığını Azaltma Projesi ile istilacı olarak adlandırılan yenilebilir yeni balık türlerini de menüde görmek mümkün. Sarp Okçuoğlu istilacı balıkları ve iklim krizine yönelik projeyi şöyle anlatıyor: “İklim değişikliğini önlemek mümkün değil ama etkilerini azaltmak mümkün. Bunun için Akdeniz Koruma Derneği, 2013 yılından bu yana istilacı olarak da adlandırılan yeni balık türlerinin izlenmesi için çalışıyor ve balıkçılığa kapalı alanlarda Deniz Koruma Sistemi’ni uyguluyor. Six Senses Kaplankaya olarak, iklim değişikliğinin etkilerini en aza indirgemek için tesisimizde şeflerimizle başlattığımız Lionfish projesine, yenilebilir yeni balık türlerinin sofralara eklenmesine katkıda bulunuyoruz.”
Anhinga by OD, güneş ve dalgaların buluştuğu kumsalı, şef Osman Sezener’in gustosundan fine-dining deneyimlerini bambaşka bir boyuta taşıyan restoranıyla Akdeniz rüyasını yaşamak isteyen misafirlerini bekliyor. Buraya ulaşım ise her gün Türkbükü’nden tekne seferleriyle yaklaşık kırk dakikada rahatlıkla mümkün. Anhinga by OD’un yanı sıra Meze by the Sea Restoran’da yeni açılan Sunset bar da, Six Senses Kaplankaya’da yazın enerjisini yükselten yeniliklerden.