Haftalık E-Bülten
Moda dünyasında neler oluyor? Yeni fikirler, öne çıkan koleksiyonlar, en vogue trendler, ünlülerden güzelllik sırları ve en popüler partilerden haberdar olmak için haftalık e-bültenimize kaydolun.
Bundan çok değil birkaç sene önce sokakta, hatta ekranlarda bile transparan, varla yok arası bir elbise giyen birini gördüğümüzde yanımızdakini dürter ve şok içerisinde onu izlerdik. Belki cesaretini alkışlar, belki de yargılardık. Ama devir değişti, artık transparan kıyafetler, yani “naked dress” ekranlarımızda, sokakta ve mağazalarda. Hem de hiç olmadıkları kadar revaçta.
Dönemin efsanevi modeli ve moda ikonu Kate Moss, 1993’te bir partide iç gösteren elbisesi yıllar sonra gazeteciler tarafından sorulduğunda, elbisenin transparanlığını kamera flaşlarından önce fark etmediğini, resimleri görünce anladığını belirtiyor. O dönem olay yaratan elbise, tam 30 yıl sonra tekrar ekranlara düşüyor ve bu sefer “yanlışlıkla” değil, bilerek ve isteyerek giyilen bir arzu nesnesine dönüşüyor. Sadece elbise olarak değil; transparan etek, pantolon ve üst olarak da karşımıza çıkıyor.
Naked dress hayatımıza yıllar sonra aniden girdi demek doğru olmaz. Gerek Katy Perry’nin MTV Video Ödülleri’ndeki Zuhair Murad imzalı elbisesine, gerekse Beyoncé’nin 2015 Met Gala’daki Givenchy elbisesine, naked dress ödül törenlerinde ve ünlülerin partilerinde ara sıra karşımıza çıkıyordu. Ama son zamanlardaki yükselişini sadece ünlülere değil; gerek günlük hayatta gerek gittikleri partilerde transparan kıyafetler giymek isteyen tüketicilere borçlu.
Lyst Index’in 2022’nin ikinci çeyreği için hazırladığı raporda, Jean Paul Gaultier ve Lotta Volkova işbirliğinden, illüstrasyon metoduyla yapılan naked dress, en gözde ürünlerde üçüncü sırada yer alıyor. Bella Hadid’in de tasarımlarını giydiği tasarımcı Julien Macdonald, yıllardır tasarladığı cüretkar ve bedeni kavrayan abiye elbiseleriyle naked dress trendinin başını çekiyor. Saint Laurent ve Nensi Dojaka gibi tasarımcılardan Zara ve Mango gibi hızlı moda markalarına neredeyse her yerde görebileceğimiz transparan giysiler sadece hayranlık duyduğumuz ünlüler ve modellerin üstünde değil, artık herkesin erişiminde.
Transparan görünümleri en çok tercih eden isimlerden biri Rihanna. Naked dress trendi henüz sosyal medya akışlarımızı süslememişken Rihanna 2014 CFDA Moda Ödülleri’ne transparan, sadece ten rengi iç çamaşırının göründüğü (Daha sora Vogue Amerika’ya yaptığı açıklamada hayatının en büyük hatasının o iç çamaşırını giymek olduğunu söylüyor) parlak transparan bir elbise, ona uyumlu bir bandana ve eldivenle katıldı. Daha sonraki yıllarda Oscar after-party’si gibi birçok yerde naked dress ile karşımıza çıkan Rihanna, hamileliğinde bile iç gösteren giysiler giymekten çekinmedi. Sonraki yıllarda Rita Ora, Emily Ratajkowski ve Irina Shayk gibi isimler de Rihanna’nın izinden gitti.
Naked dress’in günlük hayatımıza girmesi aslında geçtiğimiz yıllardaki kadın hakları protestolarına da dayanıyor. Sosyal medyada 2012’de popülerleşen
#freethenipple hashtag’iyle kadın giyiminin cinselleştirilmesine karşı çıkan hareket başladı. Kendall Jenner’dan Måneskin’in Victoria De Angelis’ine birçok ünlü tarafından desteklenen hareket, kadınların cinselliklerini saklamadan istediklerini giyebileceğini savundu.
Erkeklerin diledikleri gibi üstsüz gezerken kadınların sütyen giymediklerinde yargılanması ve damgalanmasına dikkat çeken hareket, Instagram’ın sansür kurallarını da hedefledi. İçinde politikacıların ve akademisyenlerin de bulunduğu Meta’nın genel kurulu, Instagram’ın sansür kriterlerinin değişmesi konusunda öneride bulundu. Platformun kıyafet kurallarının kadınlar, trans bireyler ve cinsiyet belirtmek istemeyen bireylere, cinsiyete bağlı ayrımcılık gösterilmeden yeniden düzenlenmesini teklif eden önerge kurulun internet sayfasında da yayınlandı. Hedef, herkesin hakkı olan, kendini istediği gibi ifade etme özgürlüğüne kavuşmasıydı.
Bütün bu çabalar sarf ediledursun, giydiğimiz kıyafetlerden bedenlerimizin görünmesi fikrine karşı çıkan birçok kişi var. Günümüzde neredeyse her yerde karşımıza çıkan bir trend olsa da naked dress birçok kişi tarafından hâlâ kabullenilmiş değil. Özellikle bu trendi uygulayan kadınlara karşı yapılan eleştiriler çoğunlukla bu kadınları ahlaksız diye etiketlerken, giysileriyle dikkat çekmeye çalıştıkları iddia ediliyor. Oscar töreni sonrasında yapılan Vanity Fair partisine transparan bir elbiseyle katılan Ciara ise İngiliz Metro gazetesinin haberine göre “saygısız” ilan edilerek striptizcilerle karşılaştırıldı. Tören sırasında gururla yanı başında duran eşi Russell Wilson ise “yeterince erkek olmadığı” için eleştirildi. Influencer Chiara Ferragni bu yılki San Remo Müzik Festivali’ne “Utanmaz Elbise” isimli naked dress ile katıldı. Dior’un kreatif direktörü Maria Grazia Chiuri tarafından Ferragni için tasarlanan elbise, Ferragni’nin Instagram’da belirttiği üzere kadınların bedenlerini istedikleri gibi, yargılanmadan ve suçlu hissetmeden sergilemelerini hatırlatmak için seçildi. Paylaşımında Ferragni, kadınların üzerinde her daim bulunan utançtan arınmaları adına ten rengi elbiseyi giydiğini yazdı.
Naked dress sadece kadınların yargılanmadan istediklerini özgürce giyebilmelerini değil, aynı zamanda vücutlarıyla barışık olmalarını da destekliyor. Yıllar boyunca güzellik standartlarına göre kusurlarını kapatarak giyinmeleri gerektiği söylenen kadınlar naked dress ile vücutlarının her bölümüyle barışarak onları göstermekten çekinmiyor. Ama ne yazık ki birçoğu hâlâ eleştirilere maruz kalıyor. Oyuncu Florence Pugh, geçtiğimiz yıl Valentino’nun Haute Couture defilesine transparan bir elbiseyle katılınca sosyal medyadan elbisenin transparanlığına ve Pugh’un görünüşüne eleştiriler yağdı. Pugh, eleştirilere Instagram’da yaptığı paylaşımda “Neden göğüslerden bu kadar korkuyorsunuz? Küçük? Büyük? Sol? Sağ? Sadece bir tane, belki de hiç? Ne. Bu. Kadar. Korkutucu” yorumunu yaptı. Elbiseyi giyerken iyi ya da kötü birçok yorum alacağının farkında olduğunu belirten oyuncu, vücuduyla barışık olduğunu ve göstermekten çekinmediğini belirtti.
Naked dress trendini özel kılan tam da bu işte. Transparan giysiler çıplaklık demek değildir. Bu giysiler bireylerin giydikleri ve bedenleri üzerine yargılara karşı çıkan, bedenimizi nasıl olursa olsun sevmemizi destekleyen ve kalıplara meydan okuyan bir başkaldırıdır. Kitten markasının kurucusu Kate Bowman’ın Womens Wear Daily’e belirttiği gibi moda özgürleşmek; kendini ifade etmek ve özgüvenimizi yükseltmek için olmalı.