Haftalık E-Bülten
Moda dünyasında neler oluyor? Yeni fikirler, öne çıkan koleksiyonlar, en vogue trendler, ünlülerden güzelllik sırları ve en popüler partilerden haberdar olmak için haftalık e-bültenimize kaydolun.
Haftalık E-Bülten
Moda dünyasında neler oluyor? Yeni fikirler, öne çıkan koleksiyonlar, en vogue trendler, ünlülerden güzelllik sırları ve en popüler partilerden haberdar olmak için haftalık e-bültenimize kaydolun.
2025’te Türkiye’de konser verecek dünyaca ünlü isimleri derledik.
2025 yılı, Türkiye'de müzikseverler için adeta bir dönüm noktası olacak. Dünyaca ünlü sanatçılar ve gruplar, farklı müzik türlerinde sergileyecekleri olağanüstü performanslarla İstanbul ve Ankara gibi kültürel merkezlerde hayranlarıyla buluşacak. Guns N' Roses, OneRepublic, Dream Theater, Steve Aoki, Gojira, Till Lindemann, Alessandro Safina ve Mireille Mathieu gibi global müzik sahnesinin dev isimleri, gösterileriyle unutulmaz anlara imza atacak.
İşte 2025’te Türkiye’de konser verecek dünya çapında isimler:
ABD'li rock müzik grubu Guns N' Roses, 2025 Avrupa turnesi kapsamında 32 yıl sonra Türkiye'de konser verecek. 1985 yılında kurulan ve Sweet Child o' Mine, November Rain ve Welcome to the Jungle gibi unutulmaz şarkılarıyla dünya çapında büyük bir üne sahip olan grup, 2 Haziran'da İstanbul BJK Tüpraş Stadyumu'nda müzikseverlerle buluşacak. Guns N' Roses, o zamandan bu yana müzik dünyasında önemli bir yer edinmiş ve birçok değişim geçirmiş olsa da orijinal kadrosundaki Axl Rose, Slash ve Duff McKagan gibi efsane isimlerle sahne alacak.
ABD'li pop rock grubu OneRepublic, yeni albümleri Artificial Paradise turnesi kapsamında İstanbul'da30 Nisan 2025'te Maximum Uniq Açıkhava’da müzikseverlerle buluşacak. 2002 yılında kurulan ve başta Ryan Tedder olmak üzere başarılı üyelerden oluşan grup, Apologize, Counting Stars, Secrets gibi hit şarkılarıyla dünya çapında büyük bir ün kazandı. Müzikal çeşitliliği ve derinlemesine duygusal şarkı sözleriyle tanınan OneRepublic, pop rock, alternatif rock ve elektropop gibi farklı tarzları bir arada sunuyor. Şarkıları dünya çapında milyonlarca dinlenme elde ederken, grup birçok prestijli ödül kazandı, bunlar arasında Grammy Ödülleri, American Music Awards ve Billboard Müzik Ödülleri gibi önemli ödüller yer alıyor.
Grammy ödüllü progresif metal grubu Dream Theater, 27 Temmuz'da KüçükÇiftlik Park'ta müzikseverlerle buluşacak. 1985 yılında kurulan Dream Theater, teknik yetenekleri, uzun şarkı formları ve karmaşık düzenlemeleriyle tanınan bir grup olarak, progresif metal türünün en önemli temsilcilerinden. Grup, John Petrucci, Mike Portnoy, James LaBrie, John Myung ve Jordan Rudess gibi yetenekli müzisyenlerden oluşuyor. Metropolis Pt. 2: Scenes from a Memory, Images and Words ve A Dramatic Turn of Events gibi albümleriyle büyük başarılar elde etmiş olan Dream Theater, hem müzikal derinlik hem de sahne enerjisiyle geniş bir hayran kitlesine sahip.
2013’te en iyi Dans/Elektronik Albümü dalında Grammy’e aday gösterilen, kendine has tarzı, marjinal kişiliği ve çılgın sahne şovlarıyla fenomen haline gelen Steve Aoki, 6 yıl aradan sonra 5 Nisan Cumartesi gecesi Klein Phöneix'te hayranlarıyla buluşuyor. Müzik kariyeri boyunca Will.i.am, Afrojack, LMFAO, Iggy Azalea, Lil Jon, Laidback Luke gibi vokal ve prodüktörlerle çalışan Steve Aoki, Kid Cudi ve birçok prodüktöre yaptığı remixlerle beğeni toplamaya devam ediyor.
Fransız metal grubu Gojira, 22 Temmuz’da İstanbul KüçükÇiftlik Park’ta hayranlarıyla buluşacak. 1996 yılında kurulan grup, özellikle teknik death metal ve progressive metal türlerini birleştiren eşsiz tarzıyla dikkat çekiyor. Gojira, güçlü vokalleri, sert riffleri ve çevresel temalarla işlediği şarkı sözleriyle tanınıyor. 2005'te yayımladıkları From Mars to Sirius albümü, grup için bir dönüm noktası oldu ve geniş bir uluslararası takipçi kitlesi kazandı. L'Enfant Sauvage ve Magma gibi albümleriyle Grammy adaylıkları da elde eden Gojira, ödüller ve eleştirmenlerin beğenisini toplayarak metal sahnesinin en önemli isimlerinden biri haline geldi. Flying Whales, Silvera ve Stranded gibi hit şarkıları, grubun müzikal derinliğini ve enerjik sahne performansını yansıtan örneklerden sadece birkaçı.
Alman müzik grubu Rammstein’ın solisti Till Lindemann, 6 Aralık'ta İstanbul Ülker Spor ve Etkinlik Salonu'nda sahne alacak. 1963 doğumlu Till Lindemann, hem güçlü sesi hem de sahne performansıyla dikkat çekiyor. 1994 yılında kurulan Rammstein, endüstriyel metal türünün öncülerinden biri olarak büyük bir ün kazandı ve dünya çapında milyonlarca hayran kitlesine ulaştı. Rammstein’ın kendine has şarkı sözleri, dramatik sahne şovları ve yüksek enerjili performanslarıyla dikkat çekerken, Lindemann'ın vokalleri gruba özgün bir kimlik kazandırdı. Lindemann, solo kariyerinde de başarılar elde etti ve 2015 yılında çıkardığı Skills in Pills albümüyle solo bir proje olarak büyük ilgi gördü.
İtalyan tenor Alessandro Safina, 12 Ocak'ta İstanbul'da sanatseverlerle buluşacak. Safina, özellikle operadan pop müziğine kadar geniş bir repertuvara sahip. Kariyerine genç yaşta başlamış olan Safina, özellikle 1990'larda kazandığı büyük başarılarla adından söz ettirmeyi başardı. 1999 yılında çıkan Insieme a te adlı albümüyle geniş bir uluslararası dinleyici kitlesine ulaşan sanatçı, Canto ve Aria gibi albümleriyle de büyük takdir topladı. Güçlü ve duygusal tenor sesinin yanı sıra, operadaki yetenekleriyle de tanınan Safina, pek çok ödül kazandı ve sahnelediği konserlerle dünya çapında beğeni kazandı. Sanatçının aldığı ödüller arasında, İtalya'nın prestijli ödüllerinden olan Luna Rossa ve Golden Disc gibi önemli ödüller bulunuyor.
İngiliz rock grubu Wishbone Ash, 25 Şubat'ta Ankara'da, 27 Şubat'ta ise İstanbul'da dinleyicileriyle buluşacak. 1969 yılında kurulan ve özellikle ikili gitar armonileriyle tanınan grup, rock müzik tarihinde önemli bir yere sahip. Kendilerine özgü tınıları ve dinamik performanslarıyla dikkat çeken Wishbone Ash, Argus ve Live Dates gibi efsane albümleriyle ün kazandı. Grup, aynı zamanda prog rock, hard rock ve blues rock gibi türleri başarıyla birleştirerek geniş bir dinleyici kitlesine ulaştı. Zaman içinde birçok kadro değişikliği yaşamış olsa da orijinal üyelerden Andy Powell ve Martin Turner'ın katkıları grubun karakteristik sesini canlı tutmaya devam ediyor.
Afro-Küba cazının en önemli temsilcilerinden biri olan Chucho Valdés, 32. İstanbul Caz Festivali'nin açılışını yapacak. Konser 1 Temmuz’da Harbiye Cemil Topuzlu Açık Hava Tiyatrosu’nda gerçekleşecek. Piyanist, besteci ve orkestratör olan Valdés, özellikle geleneksel Küba müziği ile cazı ustaca harmanlayarak müzik dünyasında büyük bir etki yarattı.7 dalda Grammy ödülü kazanarak başarısını kanıtlayan Valdés, aynı zamanda Afro-Küba cazının gelişimine önemli katkılarda bulundu ve birçok uluslararası projede yer aldı. Sanatçı, bir yandan Küba'nın zengin müzik kültürünü temsil ederken, diğer yandan cazın evrensel dilini de en üst düzeyde kullanarak dünya müziği sahnesinde kendine sağlam bir yer edindi.
Fransız şansonunun önde gelen isimlerinden biri olan Mireille Mathieu, La Paloma Adieu, Mon Credo ve UneHistoire d'Amour gibi unutulmaz parçalara imza atmış bir sanatçı olarak adından söz ettiriyor. 20 Şubat'ta İstanbul'da, 22 Şubat'ta ise Ankara'da konser verecek olan Mathieu, güçlü sesi ve duygusal yorumlarıyla sahne alacak.
2015 yılında İsviçre'nin Zürih şehrinde kurulan bir Latin enstrümantal müzik grubu olan Hermanos Gutiérrez, Ekvadorlu-İsviçreli kardeşler Alejandro ve Estevan Gutiérrez tarafından kuruldu. Latin, Amerikan ve Western tarzlarını birleştirerek nostaljik ve atmosferik bir sound oluşturan grup, 2 Temmuz’da Harbiye Cemil Topuzlu Açık Hava Tiyatrosu’nda konser verecek. Gitar ve lap steel ile perküsyonun etkileyici birleşimini sunan grup, 2022'de Easy Eye Sound etiketiyle yayımladığı beşinci albümü El Bueno y el Malo ile büyük beğeni topladı. Müzikleri, vokalsiz ama derin melodiler ve duygusal ifade ile dinleyicilerine hikayeler anlatan bir tarz sunuyor.
