Ulyana Sergeenko: Stillerin Çarpışması

Fotoğraf: Indigital 

Rus tarihine damgasını vuran iki gelişme vardır: Biri 20. yüzyılın başında Romanov Hanedanı'nın sonunun gelmesi, diğeri ise 1991'de Sovyetler Birliği'nin dağılması.  

Fotoğraf: Indigital

Nasıl inanılmaz hikayelerdir onlar! Bu hikayeleri modaya en iyi şekilde yansıtacak kişi couture'ün peri masalı anlatıcısı, Rus tasarımcı Ulyana Sergeenko'dan başka kim olabilir? Bu iki zıt olayı tarih kitaplarından çıkarıp biraz görkemli biraz da çılgın bohem stilinde ilgi çekici kıyafetlere dönüştürmüş.  

Arka fon olarak, Romanovların aşırılıklarına yaraşır biçimde ihtişamlı bir Paris oteli kullanılırken, mankenler amaçlı bir şekilde yürüyor aynı zamanda da çekici gözüküyorlardı. Renklerin St. Petersburg'daki eski binalar gibi kireçli bir tonda kullanılması, İngiliz şapkacı Stephen Jones'un yarattığı pastel pembesi Sovyet şapkasına tatlı bir tarihi görünüm kazandırmış.  

Fotoğraf: Indigital 

Kedi ve balık şeklindeki çantalar ile eski bir hanedanlıktan kalma kart motifleri, bu Rus masalına derinlik katmıştı. Ama en çok dikkat toplayan, görsel efektlerdi. Kabarık bir kürkün solgun yeşil rengi, sarının, şeftali pembesinin ve turkuazın tonlarıyla yarışıyordu. Beklenmeyen kombinasyonlar görmek çok şaşırtıcıydı; örneğin, balo elbiselerinin asker kepleriyle beraber giyilmesi, "A-line" elbiselerin etek boylarının kısa olması veya dar Bowie kıyafetleri. Tarihi referansların karışımıyla bir kaos hissi yaratılmıştı. Aynı zamanda, Sovyet sonrası dönemdeki özgürlük atmosferi de hissediliyordu.

Fotoğraf: Indigital 

Ulyana'nın işlerinde ve el süslemelerinin yoğunluğunda çekici bir yön var. Yaratmak istediği moda hikayesini, "Maria Antoinette David Bowie'yle buluşunca," diye tanımlıyor. Bu kulağa ne kadar saçma ve garip gelse de, tekniği ve vizyonu sürekli gelişen tasarımcı her sezon çok daha iyiye gidiyor. Bu defile de kesinlikle bu sezonun galiplerinden. 

Ulyana Sergeenko İlkbahar/Yaz 2016 Haute Couture Koleksiyonu