Balenciaga, Demna’nın Modaevindeki 10 Yılını Özel Bir Sergi ile Kutluyor

Moda dünyasının tartışmalı isimlerinden Demna Gvasalia, Balenciaga’da geçirdiği on yılını özel bir sergiyle kutluyor. 2014’te kurucusu olduğu Vetements’te başlattığı kasıtlı olarak çirkin, avangart, cesur ve oversize silüetler, birçok kişi tarafından moda sistemine yönelik bir eleştiri olarak görülüyordu. 2015 yılında başladığı Balenciaga’daki görevinde de benimsediği bu alışılmışın dışındaki vizyon; cips paketi şeklinde çantalar, koli bandı bilezikler ve havludan etekler gibi absürt tasarımlarla kendini gösteriyordu. Kendi yarattığı estetiğin ardında modayı tiye aldığı düşünülüyordu. Bazılarına göre de bu sadece bilinçli provokasyonun bir örneğiydi. Vogue Amerika’ya verdiği bir röportajda “Asla Cristóbal Balenciaga’nın taklitçisi olmak istemedim” diyen Demna, bu sözleriyle modaya getirdiği yenilikçi yaklaşımın, kendi kültürel ve politik geçmişinden beslenen özgün bir vizyonun ürünü olduğunu ortaya koyuyor. Demna, şimdi Gucci’de yeni bir dönem başlatmaya hazırlanırken Balenciaga’da kreatif direktör olarak geçirdiği on yıla özel bir retrospektife göz atıyoruz.

Demna'nın Balenciaga Vizyonuna Veda: Kering’de On Yıllık Bir Retrospektif

Lüks modanın en çarpıcı figürlerinden biri olan Gürcü tasarımcı Demna, Balenciaga’daki on yıllık kreatif direktörlük dönemine Paris’teki Kering genel merkezinde düzenlenen özel bir sergiyle veda ediyor. 26 Haziran’da kapılarını açan sergi, Demna’nın 2015’te markanın başına geçişinden bu yana Balenciaga’ya kazandırdığı radikal estetik vizyonu, kapsamlı bir biçimde gözler önüne seriyor.

Demna’nın Balenciaga ile olan yolculuğu resmi olarak 2015 yılında kreatif direktörlük görevini üstlenmesiyle başlasa da bu ilişkinin kökleri 2007 yılına kadar uzanıyor. Henüz Antwerp Kraliyet Güzel Sanatlar Akademisi’nden yeni mezun bir tasarımcı olarak Balenciaga'nın erkek giyim ekibinde staj yapmak isteyen Demna, başvurusuna e-posta ile gelen soğuk bir ret cevabıyla karşılaşmıştı. Bu anekdot, şimdi ironik bir şekilde, serginin açılışında yer alan ilk unsur olarak karşımıza çıkıyor: Balenciaga tarafından gönderilen o ret mektubunun bir çıktısı.

101 Nesneyle Anlatılan Kişisel Bir Moda Otobiyografisi

Sergi, Demna’nın Balenciaga’daki on yılına dair adeta kişisel bir otobiyografi niteliği taşıyor. Ziyaretçileri, tasarımcının estetik evrenini keşfe çıkaran 101 parçalık özel bir seçki bekliyor. Bu koleksiyon, Demna’nın bizzat seçtiği parçaların yanı sıra Palais Galliera Moda Müzesi tarafından ödünç verilen iki özel tasarımı da içeriyor. 2015’ten 2025’e kadar olan dönemde hazırladığı otuzdan fazla koleksiyondan derlenen bu eserler arasında ikonik ayakkabılar, çantalar, hazır giyim ürünleri ve defileye özel davetiyeler yer alıyor.

Ziyaretçiler, mekanın girişinde sergilenen davetiye koleksiyonuyla karşılanıyor ki bu, Demna’nın defileler için hazırladığı yaratıcı ve zaman zaman provokatif davetiyelere bir gönderme niteliğinde. Buradan itibaren sergi, modaevinin klasik kodlarını Demna’nın deneysel ve çoğu zaman absürd yaklaşımlarıyla yeniden yorumladığı tasarımlarıyla devam ediyor.

Cristóbal Balenciaga’nın Mirasına Modern Bir Bakış

Serginin tematik giriş bölümü, Balenciaga’nın kurucusu Cristóbal Balenciaga’nın ikonik silüetlerini, oranlarını ve teknik becerilerini yeniden ele alan modern bir kurgu sunuyor. Demna’nın koleksiyonlarındaki geri dönüşüm kullanımı, endüstriyel materyaller ve kavramsal tasarım anlayışı, markanın mirasını çağdaş bir bağlamda yeniden yazıyor.

Koleksiyon boyunca Demna’nın “modern gardırobu inceleme” tutkusuna tanık oluyoruz. Tasarımcının lüks kavramını altüst eden yaklaşımları; ironik öğelerle, modanın geleneksel yapısını sorguluyor. Bu hem sosyal bir eleştiri hem de estetik bir devrim olarak öne çıkıyor.

Sergi Deneyimini Derinleştiren Sanat Enstalasyonları ve Ses Tasarımı

Sergi yalnızca moda eserleriyle sınırlı kalmıyor. Demna’nın yaratıcı sürecine dair kişisel anlatılarını içeren sesli rehber sistemi, ziyaretçiye çok katmanlı bir deneyim sunuyor. Sergilenen 101 parçanın yaklaşık yarısı, Demna’nın kendi sesinden ya da konuşmacılar aracılığıyla yaptığı yorumlarla birlikte dinlenebiliyor. Bu da sergiyi, yaratıcı bir süreç günlüğü haline getiriyor.

Ayrıca, Balenciaga’nın “Art in Stores” projesinde birlikte çalıştığı sanatçılar tarafından küratörlüğü yapılan özel sanat enstalasyonları da sergide yer alıyor. Öne çıkan örneklerden biri, Demna’nın 2022 İlkbahar/Yaz Kırmızı Halı koleksiyonundaki bir görünümün sanatçı Mark Jenkins tarafından yeniden yorumlanması. Demna'nın bizzat giydiği bu görünüm, heykelsi bir formda sunuluyor. Bir diğer dikkat çekici iş ise, sanatçı Andre J. Greene tarafından oluşturulan ve altı ayakkabı ile aksesuarın mekanik motorlarla döndürülerek sergilendiği kinetik bir enstalasyon.

Gucci’de Yeni Bir Başlangıç

Demna’nın Balenciaga’daki veda süreci, 9 Temmuz’da gerçekleşecek 2025-26 Sonbahar/Kış Haute Couture defilesiyle resmen tamamlanacak. Defile, aynı zamanda serginin de son günü olacak. Ardından tasarımcı, lüks modada yeni bir sayfa açarak Gucci’de kreatif liderlik görevine başlayacak.