Haftalık E-Bülten
Moda dünyasında neler oluyor? Yeni fikirler, öne çıkan koleksiyonlar, en vogue trendler, ünlülerden güzelllik sırları ve en popüler partilerden haberdar olmak için haftalık e-bültenimize kaydolun.
Haftalık E-Bülten
Moda dünyasında neler oluyor? Yeni fikirler, öne çıkan koleksiyonlar, en vogue trendler, ünlülerden güzelllik sırları ve en popüler partilerden haberdar olmak için haftalık e-bültenimize kaydolun.
Baharı dışarıda yaşayamıyoruz ama onu pekala eve getirebiliriz. Balkonunuzu taze ve organik sebzelerle donatmanın tam vakti.
Fotoğraf: Yaniv Edry, Moda editörü: Naz Bileydi
Ellerinizle emek verip ürettiğiniz bir şeye bakarken büyük mutluluk duymuyor musunuz? Yetiştirdiğim sebze meyvelerin tohumdan yeşillenip, ortaya çıkan mahsulün beni ve sevdiklerimi beslemesi; renkleriyle soframı, lezzetiyle damağımı şenlendirmesi, benim için en büyük haz. Özellikle çevreye olan tahripkar etkimizin gündemden düşmediği bu günlerde, gönül rahatlığıyla tüketebileceğimiz taze sebze ve meyvelere ihtiyacımız giderek artıyor.
Sebze ve meyve yetiştiriciliğinin sadece şehir dışındaki büyük tarım arazilerinde yapılabildiği fikri geçmişte kaldı. Son yıllarda permakültür, bostan ve balkon bahçeciliği, yükselen trendler arasında yerini aldı. Ancak bu uğraşlar hâlâ çok meşakkatli gibi yansıtılıyor. Bu durumun gözünüzü korkutup size geri adım attırmasına izin vermeyin.
Fotoğraf: Yaniv Edry, Moda editörü: Naz Bileydi
Benim maceram yaklaşık üç yıl önce, evimde boş duran saksıları en sevdiğim baharatlarla doldurmaya karar vermemle başladı. Kısa bir araştırmadan sonra en kolay başlangıcın nane, maydanoz, biberiye gibi taze aromatik bitkiler yetiştirmek olduğunu gördüm. İnternette biraz araştırma yaptıktan sonra Eminönü’ndeki tohum pazarına gidip içeriğinin temiz olduğuna emin olduğum tohumlarımı aldım (internetten de sipariş verebilirsiniz). Ekmesi, sulaması ve güneşe karşı konumunu ayarlaması derken naneler birkaç hafta sonra kendilerini göstermeye başlamıştı bile.
Naneler büyüdükçe içimdeki aydınlanma da artmaya başladı. Kendi sebze ve meyvelerimi yetiştirme fikri neden bunca yıldır aklıma gelmemişti bilmiyorum! Nanelerin bakımına günde en fazla yirmi dakika ayırmıştım ve bu süre boyunca başka hiçbir şey düşünmediğim için toprakla ilgilenmek bana mutluluk veren meditatif bir uğraşa dönüşmüştü. Taze baharatta başarıya ulaştıktan sonra hemen roka, biber ve marul ile yelpazemi genişlettim.
Diyelim siz de şehirde tarım yapmak istiyorsunuz ama balkonunuz yok ya da nereden başlayacağınıza emin değilsiniz. Değerlendirebileceğiniz pek çok seçenek var. Örneğin, çevrenizdeki bir kent bostanından dönemsel hobi bahçesi kiralayabilirsiniz. Kokopelli Şehirde, İstanbul Permakültür Kolektifi, Ek Biç Ye İç gibi oluşumlar, yetişkenlere ve çocuklara yönelik eğitimler veriyor; buralarda permakültür prensiplerine uygun bostanınızı tasarlayabilirsiniz. Bir diğer seçenek, Yeryüzü Derneği’nin Kent Bahçeleri Projeleri. Bu projeye dahil olarak hem atalık tohumlarınızı ücretsiz sağlayabilir hem de eğitimler alabilirsiniz. Elbette son saydıklarımı şimdilik “karantina sonrası yapılacaklar” listenize alabilirsiniz, ancak bugün balkonunuzu bahar bahçesine dönüştürmemek için bahaneniz yok.
Fotoğraf: Yaniv Edry, Moda editörü: Naz Bileydi
Permakültür ilkelerini benimseyerek kısıtlı alanlarda sebze meyve yetiştiriciliğini öğrenmek için harika bir kitap.
A’ dan Z’ye ihtiyacınız olan her konuyla alakalı makaleye bu sitelerden ulaşabilirsiniz.
Evde yeni şeyler öğrenmeye çalıştığımız bu zamanlarda kolektifin online eğitimlerine katılabilirsiniz.
YouTube’daki Garden Answer kanalı, uygulamalı videolar sunuyor.
Arşivi hayli geniş bu sitenin podcast’lerini dinlemenizi öneririm.
