The Broken Hearts

İngiltere'deki Selfridges mağazaları, TopShop, Paul Smith, Vivienne Westwood ve Pernod Ricard gibi dünya markaları için DJ'lik yapmış olan The Broken Hearts, 16 Eylül gecesi İstinye Park'ta FNO Türkiye için set başına geçiyor. Biz de kendileri gelmeden biraz ısınma turu atalım istedik.

DJ'liğe nasıl başladınız?

Yaklaşık dört sene önceydi. Birçok arkadaşımız gece kulüplerinde çalıyordu ve hemen hepsi testesteron yüklüydü. Çünkü çoğu erkek mankenlerdi. Biz de kendi stilimizde müziğimizi yapmaya karar verdik. Üzerinden dört sene geçti. Geçtiğimiz Temmuz ayında Viyana'da gerçekleşen Avrupa'nın en büyük AIDS gecesi Life Ball'da çaldık. 16 Eylül'de de İstanbul'a geliyoruz. Aynı şovu Almanya ve Portekiz'de de yapmak üzere book edildik.

Bu aralar en favori parçanız hangisi peki?

Harry Belafonte'nin Jump in the Line şarkısı insanları hep harekete geçiriyor. Hemen her seferinde çalmaya çalışıyoruz biz de. Saf mutluluk dolu çünkü. Winona Ryder'ın Beter Böcek (Beetlejuice) filminde uçarak dansettiği sahneden hatırlayacaksınız şarkıyı. Ama esas Beastie Boys'un Sure Shot adlı şarkısı bizi DJ'lik kariyerimizin başında çok motive etmişti. Mr Vegas'ın Heads High şarkısı da favorilerimizden.

Peki sizin ayakkabılarınızda bir günü geçirmek nasıl bir şey olurdu?

Günlerimiz çok tipik geçmediği için belirgin bir şey söylemek zor. Ama çok sık seyahat ettiğimiz için rahat ayakkabılar seçtiğimizi belirtmek gerek.

Fashion's Night Out akşamı İstinye Park'ta çalacaksınız. O gece üstünüzde neler olacak?

O gece Percy and Amy kıyafetlerimizi giymeyi planladık. PPQ'nun bizim için özel olarak hazırladığı şeyler. Onlar için de moda haftası sırasında giymiştik son olarak. Bizim stilimizi de özetliyor. Siyah-beyaz farbala detayları olan bu elbiseye de obsesif derecede tutkunu olduğumuz Vivienne Westwood'un Melissa ayakkabılarını giyiyoruz. Plastik oldukları için yağmurlu Londra havasında da sorun olmuyor. Her sezon farklı renkleri çıktığı için koleksiyonumuz oluştu.

-Barış Çakmakçı