Haftalık E-Bülten
Moda dünyasında neler oluyor? Yeni fikirler, öne çıkan koleksiyonlar, en vogue trendler, ünlülerden güzelllik sırları ve en popüler partilerden haberdar olmak için haftalık e-bültenimize kaydolun.
Sanat ile mühendisliğin kesişim noktasında 50 yılı geride bırakan BMW Art Car koleksiyonu, bu yıl Contemporary İstanbul’da sanatseverlerle buluşuyor.
Koleksiyonun başlangıç noktası olan Amerikalı heykeltıraş ve ressam Alexander Calder’in 1975 tarihli ilk Art Car’ı ile en yeni üyesi, Etiyopya kökenli Amerikalı sanatçı Julie Mehretu’nun 2024 tarihli BMW M Hybrid V8 modeli, 24-28 Eylül tarihleri arasında Rixos Tersane İstanbul’da sanatseverlerle buluşuyor. Bu sergi, BMW Art Car koleksiyonunun geçmişten günümüze uzanan yolculuğunu gözler önüne seriyor.
1975 yılında BMW Group tarafından başlatılan Art Car serisi, otomotiv ve sanatı bir araya getiren eşsiz bir vizyon sunuyor. Yarış pistlerinden doğan bu fikir, otomobilleri yalnızca mühendislik harikası olarak değil, aynı zamanda sanatın hareketli bir platformu hâline getiriyor. Koleksiyon, Calder’in Le Mans 24 Saat yarışındaki ilk Art Car’ıyla başladığında, sanatçıların otomobiller aracılığıyla kendilerini ifade etmesi mümkün hale geldi ve böylece sanat, tasarım, teknoloji ve yarış kültürü tek bir çatı altında toplandı.
Bugüne kadar yaratılan 20 Art Car, çağdaş sanatın farklı akımlarını yansıtıyor. Calder, Lichtenstein, Warhol, Koons, Mahlangu ve Mehretu gibi isimler; pop art’tan minimalizme, soyutlamadan dijital sanata kadar pek çok yaklaşımı araçların yüzeylerinde yeniden yorumladı. Koleksiyonun en güncel üyesi olan Julie Mehretu imzalı 2024 BMW M Hybrid V8 ise hız, enerji ve zamanı çok katmanlı resim diliyle yorumlayarak Art Car koleksiyonunun modern vizyonunu temsil ediyor. 24-28 Eylül’de Rixos Tersane İstanbul’da gerçekleşecek sergi, hem sanat tutkunları hem de otomobil meraklıları için BMW’nin yenilikçi perspektifini ve sanatın dönüştürücü gücünü bir kez daha gözler önüne seriyor.