Haftalık E-Bülten
Moda dünyasında neler oluyor? Yeni fikirler, öne çıkan koleksiyonlar, en vogue trendler, ünlülerden güzelllik sırları ve en popüler partilerden haberdar olmak için haftalık e-bültenimize kaydolun.


Kadın bedeni, doğanın en zarif mucizesi... Her kıvrımı, her dokusu, her döngüsü bir hikaye anlatır. Ama çoğu zaman o hikayenin en derin satırları gözle görülmez; damarların sessiz ritminde saklıdır. Kalpten çıkan her damla, kadın bedeninin dayanıklılığını, değişkenliğini, duygusunu taşır. Ancak bazen bu akış, tıpkı hayatın kendisi gibi, yavaşlar, yön değiştirir ya da tıkanır.

Fotoğraf: Getty Images
Varisler, bu görünür sinyallerden biridir. Çoğu zaman estetik bir sorun sanılır; oysa damarların diliyle yazılmış bir uyarı mektubudur. Bacaklarda ağrı, şişlik, yanma hissi... Kadının temposu, topuklu ayakkabılar, uzun iş saatleri, gebelikler ve hormon dalgalanmalarıyla birleştiğinde, damarlar da kendi sınırını çizer. Bu durum yalnızca dolaşımın değil, aynı zamanda yaşamın ritmini etkiler.
Vücudun derinlerinde, pelviste, yani kadının merkezinde ise başka bir sessiz hikaye vardır: pelvik venöz hastalık ya da halk arasında bilinen adıyla yumurtalık varisleri. Kronik pelvik ağrılar, belirsiz basınç hissi, ilişki sırasında rahatsızlık… Çoğu zaman “stres”, “kadın hastalığı” ya da “psikolojik nedenler” denilerek göz ardı edilir. Oysa bu da damar kökenlidir ve kadının içsel yükünü artırır.
Bir diğer görünmez kahraman, lipödemdir. Kadınların büyük bir kısmı bunu yıllarca “kilo verememe” olarak yaşar. Oysa bu durum yağ dokusunun değil, mikrodolaşımın sessiz bir direnişidir. Simetrik dolgunluk, ağrı, hassasiyet... Lipödem, kadın bedeninin adaletsiz güzellik kalıplarına karşı verdiği bir mücadele gibidir. Diyetle geçmez, ama fark edilirse yönetilebilir. En önemlisi ise kabullenme değil, anlama ister.
Ve lenfödem... Sabır, disiplin ve özşefkat gerektiren bir süreç. Ameliyat, travma ya da genetik yatkınlık sonrası oluşan bu durum, bedende biriken sıvının ağırlığını ruhun da taşıdığı bir haldir. Kadın için yalnızca fiziksel değil, duygusal bir yolculuktur. Ancak doğru bakım, düzenli hareket ve profesyonel destekle yeniden dengeye kavuşabilir.
Kadın damarları, kadın hikayeleri gibidir: karmaşık ama büyüleyici. Bazen ince, bazen güçlü ama her zaman yaşam dolu. Onlara iyi bakmak, aynaya baktığında yalnızca güzelliği değil, sağlığı da görebilmektir. Çünkü gerçek güzellik, yalnızca yüzeyde değil; akışta, dengede ve farkındalıkta saklıdır.

Prof. Dr. Suat Doğancı
1. Akışta kal: Gün içinde hareket et, yürümeyi ve bacaklarını dinlendirmeyi unutma. Hareketsizlik, damarların en büyük düşmanıdır.
2. Zarafet dengede saklıdır: Uzun süreli yüksek topuklar veya dar kıyafetler dolaşımı zorlar. Şıklık, konforla birleştiğinde gerçek anlamını bulur.
3. Bedeninin sesini dinle: Şişlik, ağrı, renk değişikliği, yorgunluk... Hepsi birer işaret. Erteleme; erken farkındalık, güzelliğin en bilinçli hâlidir.
“Kadın bedeni, yalnızca bir form değil; bir akış, bir ritim, bir hikayedir. Onu anlamak, güzelliğin en zarif hâline ulaşmaktır.”
Bu bilgilendirme Prof. Dr. Suat Doğancı tarafından kaleme alınmıştır.