Slingback Ayakkabı Trendi

Biz tarih ve modanın kendini tekrar eden süreçlerini konuşurken, bir moda öğesi sessizce yaz sezonunu domine etmeye hazırlanıyor. 2019’da Vogue Türkiye sayfalarında adından söz ettiren ve 2022’de “Her Devrin Kahramanı” olarak nitelendirilen slingback ayakkabılar, yine ve yeniden karşımızda.

Neredeyse son 90 yıldır kült haline gelmiş bu zamansız ayakkabı modeli, bizi tekrar tekrar kendisine çekiyor. Peki ama neden? André Perugia’nın tasarladığı ve hikayesi 1930 yılına kadar uzanan slingback ayakkabı, icat edildiği günden bugüne kadar modanın yönünü değiştirmeye devam ediyor. Blok topuklu ve ayak bileğinden ayarlanabilir kayışı olan slingback’ler rahat bir kullanım sunarken stilden ödün verilmemesine olanak sağlıyor. 1950’lerde ise yavaş yavaş ana akımda yer edinen slingback ayakkabılar, Brigitte Bardot ve Ann-Margret Olsson gibi dönemin ikonları tarafından benimseniyor ve ününe ün katmaya devam ediyor. Zaman içindeyse Jackie Kennedy’nin bu ayakkabılara olan düşkünlüğü, onların moda dergilerinde ve sosyal sahnelerde sıkça görünmesini sağlıyor. Ancak slingback’leri ikonik bir simge haline getiren, kaderin ironik bir oyunuyla, Jackie değil, Marilyn Monroe oluyor. Monroe’nun Yaz Bekarı filmindeki unutulmaz metro rögarı sahnesinde giydiği beyaz elbisesi ve Salvatore Ferragamo tarafından tasarlanmış beyaz slingback stiletto’ları, sinema tarihine altın harflerle kazınıyor. Bu sahne, 20. yüzyılın en etkileyici görüntülerinden biri olarak öne çıkıyor ve Ferragamo’nun ustalıkla işlediği ayakkabılar, Monroe’ya sağlanan 40’tan fazla çift içinde en çok dikkat çekenlerden biri haline geliyor. Bu tarihsel süreç boyunca slingback’ler her daim özel kılınan estetik miraslarıyla moda dünyasında zamansız bir ikon olarak kalmaya devam ediyor.

Gucci 2024 İlkbahar/Yaz

Ancak slingback’lerin çekiciliği yalnızca beyazperde ile sınırlı değil; onların kalıcı bir şekilde özel kılınmasını sağlayan zengin estetik mirasları da bu ayakkabının çekiciliği konusunda büyük bir rol oynuyor. Coco Chanel ve Roger Vivier gibi moda dünyasının önde gelen isimleri tarafından yeniden ele alınan bu ayakkabılar, geçmişin zarafetini bugünün moda anlayışıyla ustalıkla harmanlayarak, bir tür zamansızlık duygusu yaratıyor. Chanel ve Vivier’den aldığı güçle günümüzde moda dünyasının önde gelen markaları da bu ayakkabı modelini farklı sezonlar boyunca koleksiyonlarına dahil etmeye devam ediyor. Örneğin, slingback’ler The Row’da minimalist ve rafine bir estetikle öne çıkarken Miu Miu’da, patentli deri tokası ile beraber hem hip hem de daha genç bir hava sunuyor. Gucci’de Sabato De Sarno imza rengi olan kırmızıda tasarladığı slingback’lerle farkını ortaya koyuyor. Markanın klasik ve iddialı tarzı, slingback’lerde de kendini göstererek, modaseverlere cesur bir seçenek sunuyor. Valentino Garavani’nin ayakkabıları ise mikro topuklu ve neredeyse düz gibi görünen slingback detaylarıyla varla yok arasında ince bir çizgi çekiyor.

Sürekli olarak moda dünyasında yeniden doğuşu slingback’lerin sadece bir trend olmadığını, aynı zamanda bir kültür fenomeni olduğunu bizlere bir kez daha hatırlatıyor. Geçmişten günümüze değişen trendler arasında, slingback ayakkabılar bir simge olarak kalmayı başarıyor. Bu ayakkabıların sahip olduğu eşsiz karizma, onları sadece bir ayakkabı olmaktan çıkarıp, bir stil beyanına dönüştürüyor. Neredeyse iki yılda bir yeniden yorumlanan bu klasik, Tokyo sokaklarından Cannes plajlarına kadar bu yaz dünya etrafında bir stil çıkartması yapıyor.