Haftalık E-Bülten
Moda dünyasında neler oluyor? Yeni fikirler, öne çıkan koleksiyonlar, en vogue trendler, ünlülerden güzelllik sırları ve en popüler partilerden haberdar olmak için haftalık e-bültenimize kaydolun.
Dünyanın ulaşılması en zor doğa harikalarından bazılarına yalnızca nehir tekneleriyle gidilebiliyor. Bulunduğu coğrafyaya olabildiğince uyumlu, tarz sahibi teknelerden dördünü seçtik.
Nehir gezilerinin altın çağını yaşıyor olmamız şaşırtıcı değil. Su kaydırağı veya mini golf sahası konmamış, çok daha az sayıda yolcusu olan zarif ve tenha güverteleri, akıllıca tasarlanmış kamaraları ve gözüpek rotalarıyla nehirde mavi yolculuk en ateşli cruise karşıtlarının bile aklını çeliyor. En klasiğinden en yenisine, her biri unutulmaz birer seyahat vaat eden küçük teknelerimizin birkaçını yakından tanıyalım.
Moskova’nın kuzeydoğusundaki bir dizi tarihi kentten oluşan Altın Yüzük güzergahı, Rusya’nın taşra hazinelerinden biri ancak tek şeritli ve çoğu zaman tıkalı yollar sebebiyle bu bölgeye karadan ulaşmak o kadar da kolay değil. ‘Waterways of the Tsars’ adlı 13 günlük tura katılıp Volga ve Svir nehirlerinden geçerek Moskova’dan St. Petersburg’a uzanmak çok daha iyi bir alternatif. Viking Akun ve Viking Ingvar’ın toplam 102 kamarası bulunuyor. 2013 yılında yenilenen kamaraların hepsi rota üzerindeki Yaroslavl ve Uglich gibi şehirlerin rengarenk kubbelerini ve manastırlarını izleyebileceğiniz panoramik pencerelere sahip. Yolculuk sırasında Moskova ve St. Petersburg’da üçer gün konaklanıyor; Kremlin ve Hermitage gibi önemli yerleri ziyaret etmek için yeterli zaman da var yani. 13 günlük seyahatin maliyeti kişi başı 5 bin 496 Dolar’dan başlıyor.
Bölgede yıllardır varlık gösteren Belmond Otelleri, kısa süre önce Belmond Orcaella’yı hizmete soktu. 50 kişilik ahşap bir nehir gemisi olan Orcaella, konuklarını İravadi ve Chindwin nehirlerinin kuzey bölümlerine doğru gezintiye çıkarıyor. Yabancılar tarafından keşfedilmemiş bu dar alanlara ancakOrcaella gibi sığ gövdeli teknelerle erişilebiliyor. 8 ila 13 gün süren gezi boyunca birkaç balıkçı kayığı dışında deniz aracına rastlamak oldukça güç ama Orcaella’nın yolcularını Bagan’ın altın tapınakları, kırsal yerleşimler ve pek çoğu UNESCO Dünya Mirası listelerine girmiş tarihi manastırlar bekliyor. İravadi’nin doğu kıyısındaki Gwechaung Kalesi’nde inip köylülerin sofrasına konuk olmaktan çekinmeyin. Yolculuk boyunca palmiyelerle donatılmış beyaz bir sığınağı andıran seyir terasında ve havuz kıyısında keyif yapabilir, sizinle birlikte yolculuk eden fotoğrafçı, gazeteci ve yerel uzmanların Burma kültürü hakkında yaptığı konuşmalardan feyz alabilirsiniz. 13 günlük seyahat kişi başı 5 bin 500 Dolar’dan başlıyor.
Amazon nehrinde bundan daha konforlu veya çevreci bir ulaşım aracı bulmak oldukça zor. Cilalanmış yerel ahşap ve sazdan yapılmış 14 kamaralı lüks bir mavna olan Delfin I, Peru’nun kuzeyinde yer alan Iquitos yakınlarındaki 20 bin 250 kilometrekarelik Pacaya-Samiria koruma bölgesinin sularında mağrur bir edayla ilerliyor. Rehberler, kasım-mayıs ayları arasında, And dağlarından gelen akarsuların nehrin su seviyesini yükselttiği dönemde, sulara kapılmış ağaç dalları arasında oynayan pembe Amazon yunuslarını göstermek için kano turları düzenliyorlar. Üç-dört günlük gezinin sunduğu en büyük lüks, duvarları camlarla kaplı kamaralara ya da açık güvertedeki beyaz yastıklı koltuklara kurulup uluyan maymunları, iguanaları ve Güney Amerika timsahlarını oturduğunuz yerden izleyebilmek olsa gerek. Kısa süre önceye kadar Amazonlar’da bu tip deneyimler sadece ağaç kabuğundan sallarla yaşanabiliyordu. Artık aynı geziyi, elinizde bir bardak ekşi pisco eşliğinde yapabiliyorsunuz. Gezilerden elde edilen gelirin bir kısmının, Delfin’in eğitim ve çevre girişimleri için kullanıldığını da hatırlatalım. Beş günlük geziler kişi başı 2 bin 950 Dolar’dan başlıyor.
Kırmızı-beyaz çizgili ikiz yelkenler, şezlong ve hasır koltuklar yerleştirilmiş çam güverteler, İskenderiye bit pazarlarından alınmış şamdanlarla aydınlatılan Viktorya tarzı salonlar, Osmanlı sultanlarının portreleriyle bezeli kamaralar… Nour El Nil’in nefes kesen dört dahabiya’sından birine binip Nil nehri üzerinde ilerlemek kesinlikle şahane bir his. Aslında kraliyet ailelerini taşımak için inşa edilen bu tekneler, 19. yüzyılın sonlarında popüler olmuş. Gustave Flaubert ile Florence Nightingale gibi gezginler Mısır’ı bu teknelerle keşfetmiş. İç mimarisini Fransız tasarımcı Eleonore Kamir’in üstlendiği bu 16-20 kişilik bakımlı, ahşap tekneler Luxor’dan yelken açıp Aswan antik şehrine doğru aheste bir şekilde yol alıyor. Bu tekneler ayrıca sığ sularda kolayca ilerleyebiliyor. Altı günlük yolculuk süresince kayalara oyulmuş tarihi köylerle, 3 bin yıllık tapınaklarla, hiyerogliflerle dolu anıtlarla ve hatta nehir kıyısında otlayan mandalarla karşılaşacaksınız. Altı günlük seyahatin iki kişilik ücreti 1400 Dolar.
Konu hakkında daha detaylı bilgi için CNTraveller Türkiye'yi ziyaret edin.