Haftalık E-Bülten
Moda dünyasında neler oluyor? Yeni fikirler, öne çıkan koleksiyonlar, en vogue trendler, ünlülerden güzelllik sırları ve en popüler partilerden haberdar olmak için haftalık e-bültenimize kaydolun.
Aynı koleksiyonun içinde deri, dantel ve zambak çiçeğini bir arada görmenin mümkün olduğunu Rodarte'de gördük.
Fotoğraf: Indigital
Kan kırmızısı! Bir de pembe, saf beyaz ve çıplak teni açıkta bırakan siyah dantel.... Rodarte'nin tasarımcı ikilisi, korku filmlerinin ve Gotik akımının güzellik anlayışına bağımlıyken başka nasıl bir renk paleti bekleyebilirdik ki zaten?
Fotoğraf: Indigital
Her ne kadar koleksiyonun ilham kaynağı, Francis Ford Coppola'nın The Godfather'ı yazdığı ve San Francisco'da bulunan bir İtalyan kafesi olsa da bu koleksiyon, Tasarımcı Laura ve Kate Mulleavy'nin genel tarzına göre çok daha yumuşak ve zarifti.
Rodarte'nin seti çiçeklerden, kırmızı florasan lambalardan ve moloz yığınlarından oluşuyor.
Fotoğraf: @SuzyMenkesVogue
Mulleavy kardeşler, 2010'da "Siyah Kuğu" filmi için yaptıkları kostüm tasarımlarının ardından sinemanın peşini bırakmayarak kendi filmlerini çekmeye giriştiler. Filmleri "Woodshock"un başrol oyuncusu Kirsten Dunst, defilede ön sırada oturuyordu. Dekorda gala çiçekleri, anemonlar ve düğünçiçekleri kullanılarak Proustvari bir atmosfer yaratılmış. Aynı çiçekler mankenlerin saçlarında da kullanılırken, mücevher tasarımlarında aslanağzı ve orkide gibi çiçekleri görmek mümkündü.
Fotoğraf: Indigital
The Band grubundan "The Last Waltz" süiti, podyumdaki tatlı sert kıyafetlere eşlik ediyordu. Tatlı sert diyorum çünkü narin danteller ile ağır deriler ve koyun yününden ceketler beraber kombinlenmişti. Lila rengi boncuklar ve krem rengi ipek örgüler, görüntüye feminenlik katıyordu.
Laura'yla siyah, beyaz ve kırmızı üçlüsünün ne kadar sembolik olduğundan konuştuk. Kate ise çiçekli saç süslemelerine, özellikle de orkidelere dikkat çekerek bunların kendisini ve vizyonunu büyülediğini söyledi.
Fotoğraf: Indigital
Tasarımcı ikilinin artık daha hassas ve özenli hale gelmiş dikiş tekniklerini iyiye mi yoksa kötüye mi yorsam bilemiyorum. Bir yandan kızgın kuşların kabarık tüyleri gibi duran kürklü kabanlarda Rodarte'nin o eski korkulu hallerini hâlâ görebilirken, öte yandan Charles Dickens'ın Büyük Umutlar kitabından fırlamış gibi duran tüllü büzgülü narin bir gelinlik karşımıza çıkıveriyor.
Fotoğraf: Indigital
Rodarte söz konusu olunca arka planda bir hikaye mutlaka vardır. Örneğin, bu tatlı elbiseler, kötü bir hikayenin başlangıcına veya sonuna ait olabilirler. Derken talihsiz hikayemiz başlıyor ve (ayakkabılardaki) lizard derisi yer altından yükselerek bacakları sarmalıyor.
Fotoğraf: Indigital
Bu kıyafetler, podyumdaki kırmızı florasan ışığında olduğu kadar kırmızı halının üstünde de güzel gözükecek ama umuyorum ki o garip Rodarte ruhunu kaybetmeden giyilirler.
Tasarımcı Mulleavy kardeşlerin yeni filmi "Woodshock"ta oynayan Kristen Dunst, Rodarte defilesinin çıkışında.
Fotoğraf: Indigital