Nadir Olan Güzeldir

Selena Gomez, ruh ve zihin sağlığını kalbine yerleştiren yeni nesil güzellik markası Rare Beauty’i Vogue Türkiye’ye anlatıyor.

Gomez, “nadir” kelimesinin gücüne, nadir olanın güzelliğine gönülden inanıyor. “Çünkü nadir olmak kendinle barışık olmak demek” diyor ve ekliyor: “Bu yüzden mükemmel değil, sadece kendim olmak istiyorum.” Geçmişte sosyal medyanın mükemmel olma baskısını ağırlığını üzerinde hissettiğini ve bu baskının zihin sağlığını olumsuz etkilediğini söyleyen şarkıcı ve oyuncunun Türkiye’de yalnızca Sephora’da satışa sunulan markasının misyonu da kişisel deneyimlerinden yükseliyor: Gerçek dışı güzellik standartlarını reddetmek, bizi nadir özelliklerimizi benimsemeye sevk etmek ve özgürleştirmek.

Markanızın isminden, sizin için anlamından başlayalım mı söze? Rare Beauty’i kurarken başlıca hedefiniz neydi?

Rare (Nadir) kelimesi, her birimizin eşsiz olduğunu çok güçlü bir şekilde ifade ediyor. Güzellik sektörüne girme kararı aldığımda vermek istediğim mesajın tam da bu olduğuna karar verdim ve Rare Beauty’i günümüz toplumundaki gerçek dışı güzellik standartlarını yıkmak amacıyla çıkardım. Zira bu ulaşılmaz güzellik standartları pek çok kişinin olduğu gibi benim de ruh hâlimi son derece olumsuz etkiliyordu. Amacım muhteşem ürünler sunmanın yanı sıra insanların ruh sağlığının iyileşmesine katkıda bulunmak.

Peki, güzellik anlayışınızı nasıl özetlersiniz?

Benim için güzellik, kendinizi sevmek ve her parçanızı benimsemektir. Her birimizin birbirinden eşsiz özellikleri var. Bizi en güzel kılan şey de bu özelliklerimizi diğer insanlarla paylaşmak!

Markanın oluşumunda sosyal medyanın etkisine de değinebilir misiniz biraz?

Sosyal medyada mükemmel olmak veya herkesin aynı görünmesi gerektiğine dair çok büyük bir baskı var. Bu baskının insanları ne kadar olumsuz etkileyebileceğinin bilincindeyim; zira bunu bizzat kendim de yaşadım ve gördüm. Kendimi başkalarının güzellik algısına göre değerlendirmek yerine beni farklı kılan özelliklerimle ve olduğum gibi benimsemeye başladığımda hissettiğim özgürlüğü kelimelerle tarif etmem mümkün değil. Bunun yalnızca benim için değil, arkadaşlarım, ailem ve Rare Beauty cemiyeti için de geçerli olduğunu biliyorum. Rare Beauty’nin sosyal medya hesaplarında insanları, benzersiz kılan yönleriyle ön plana çıkarmamızın sebebi de bu.

Ruh sağlığının markanızın DNA’sında çok önemli bir yere sahip olduğunu gösteren bir girişiminiz var. Rare Impact Fund’ı kurarken neyi misyon edindiniz?

Ruh sağlığı benim için çok bireysel bir mesele olduğundan markam bu temeller üzerine kurulu. Markanın kuruluşunun ilk günlerinden bu yana yaptığımız her şeyin temelinde zihin ve ruh sağlığı var. Rare Impact Fund hareketi de bu doğrultuda başladı. Kısaca özetlemek gerekirse, Rare Beauty satışlarının yüzde biri Rare Impact Fund’a bağışlanıyor. Bu bağışlarla hayır kuruluşlarına, kurumsal iş ortaklarımıza ve ihtiyaç sahibi bireylere finansal destek vererek zihin sağlığı hizmetleri konusundaki eğitimlere daha fazla kişinin erişebilmesini sağlıyoruz. Güzellik konusunda her şeyi enine boyuna konuşabileceğimiz, sorunlarımızı paylaşabileceğimiz bir alan yaratmayı çok istiyorum. Rare Beauty sayesinde bu sektörü el ele vererek, hep birlikte değiştirebileceğimize gönülden inanıyorum.

Peki, Rare Beauty koleksiyonuna gelirsek, günlük makyajınızda ve kırmızı halıda olmazsa olmazlarınız neler? Örneğin, daima çantanızda taşıdığınız birtakım ürünler var mı?

Günlük makyajım oldukça yalın aslında. Her ürünümüzü çok sevdiğim için aralarından seçmek çok zor olsa da, hem aydınlatıcı hem de kapatıcı etkili Liquid Touch ve Stay Vulnerable Glossy Lip Balm, çantamdan eksik etmediğim favorilerim arasında. Dudakları nemlendirip ışıltı katan bu balm yapış yapış bir his bırakmıyor; hatta varlığını hissetmiyorsunuz bile. Bu yüzden de şu zamana kadar kullandığım en pratik dudak parlatıcısı olduğunu söyleyebilirim. Son günlerdeyse, yaz sezonuna özel hazırladığımız Stay Vulnerable koleksiyonundaki likit göz farlarına, yumuşak dokulu allıklara ve dudak parlatıcılarına başvuruyorum. Tonların her biri uyumlu ve birbirini tamamlayıcı şekilde tasarlandığı için tek rengin hakim olduğu muhteşem monokrom görünümler yaratabiliyorsunuz. Kırmızı halıdaysa, makyajım Hung Vanngo’nun hünerli ellerine emanet. Genellikle makyajımın nasıl olacağına birlikte karar veriyoruz ve bugüne kadar birbirinden eğlenceli, renkli görünümlere imza attık.

Maskelerin hayatımızın vazgeçilmez bir parçası hâline geldiği bugünlerde, belirgin bir göz hattı için tercih ettiğiniz ürünler hangileri?

Kuyruklu eyeliner görünümüne bayılıyorum. Ama eskiden her ne kadar uğraşsam da çizgiyi bir türlü düzgün ve eşit çekemezdim. Perfect Strokes Likit Eyeliner’ı yaratmamızın sebebi de bu deneyimi kolaylaştırmaktı. Kalemin tasarımında kaligrafi kalemlerini temel aldığımız için kirpik çizgisi boyunca zahmetsizce uygulanıyor. Brow Harmony kaş kalemi ve jeliyse, kalın kaş tutkumun birer uzantısı. Kalemin yatay ucu, kaşlarınızı belirginleştirmenize yardımcı oluyor; renkli kaş jeliyse gün boyu kaşlarınızın dağılmamasını, şeklini korumasını sağlıyor.  

Always An Optimist 4-In-1 Mist ve Soft Pinch Liquid Blush markanın en çok ilgi gören yıldızları arasında. Bu çok işlevli ürünlerin formüllerinden bahsedebilir misiniz biraz?

Ürünlerin tasarımını yaparken ürün geliştirme ekibimizle çok yakın çalıştık ve her formülümüzle gurur duyuyorum. The Always An Optimist 4-In-1 Mist, adı üzerinde çok yönlü, benim de “tek şişede spa deneyimi” olarak tanımladığım bir ürün. Cildi makyaja hazırlamak, makyajı sabitlemek, cilde ışıltı katmak veya kendinizi tazelemek için bire bir. Üstelik, formülündeki niasinamid ve sodyum hyaluronat ile cildi nemlendiriyor, bitki özleriyle tende muhteşem bir koku bırakıyor. Likit allıklar da en popüler ürünlerimiz arasında. Her biri yoğun pigmentlerle tasarlandığından yanaklara bir-iki damla uygulamanız yeterli; üstelik yumuşak dokusu sayesinde tene kolayca yayılıyor.

Son olarak, ruhsal anlamda verdiğiniz mücadeleler konusunda tamamen şeffaf olmayı başaran biri olarak benzer mücadeleler verenlere buradan seslenmenizi istesek, neler söylersiniz?

Her şeyden önce, insanlara yalnız olmadıklarını ve yardım istemenin utanılacak bir şey olmadığını hatırlatmak istiyorum. Bu konuda hassasiyetiniz olması da gayet normal. Hassasiyetinize rağmen kendinize dair birtakım şeyleri paylaşabilmenizse, sizin aslında ne kadar güçlü olduğunuzu gösteriyor. Zihin sağlığıyla ilgili sorun yaşayan siz, bir arkadaşınız veya ailenizden biri, her kim olursa olsun, kendi zihin sağlığınızı daima önceliklendirmenizi tavsiye ediyorum. Zira kendimizi iyileştirmeden başkalarına yardımcı olmamız çok zor.

Fondötenlerden aydınlatıcılara, allıklardan rujlara Türkiye’de yalnızca Sephora’da satışa sunulan Rare Beauty koleksiyonundaki ürünlerin tamamını Sephora Online Makyaj uygulaması sayesinde tek tıkla sanal olarak deneyebilir, uygulama üzerinden sipariş verebilirsiniz.