Hilal Altınbilek: “Oyunculukta başarılı olmak için hayal ve empati gücüne gerçekten ihtiyaç var.”

Hilal Altınbilek, oyunculuk kariyerine başlamasının ardından televizyon ekranlarında esas çıkışını Bir Zamanlar Çukurova dizisiyle yakaladı. Bir romancının kaleminden çıkmışçasına duygu dünyalarıyla örülü senaryosu ve büyüleyici sinematografisiyle dört sezon evlere misafir olan bu dönem dizisinde canlandırdığı Züleyha rolü, onu yeni neslin kadın başrol oyuncuları arasında ilk sıralara yerleştirdi. Duru güzelliğinin yanı sıra taze ve başarılı oyunculuğu ile bir anda herkesin dikkatini çekti. Belki de onu diğerlerinden ayıran, hiç ara vermeden her sezon yeni bir yapımla izleyici karşısına çıkmayı tercih etmemesi oldu. Yeri geldiğinde yüzünü, özünü, ruhunu dinlendirdi; bambaşka bir karaktere bürünmek için ihtiyaç duyduğu gücü topladı ve karşımıza Şahane Hayatım projesinde Şebnem rolüyle çıktı. Bu defa narin, kırılgan, duygulu Züleyha’dan çok farklıydı. İdealleri uğruna cinayet dahi işleyen, daha doğrusu işlemek zorunda kalan korkusuz, güçlü ve hırslı Şebnem rolüyle ekranlarda bambaşka bir profil çiziyordu. “Şebnem kadar hırslı bir kadının kalbini onca zaman bu kadar temiz tutmuş olması mümkün olur muydu, bilemem. Böylesine kamufle bir hayat yaşayıp aynı zamanda huzurlu, mutlu ve sağlıklı olmak... Pek örtüşmüyor bence” diyor yeni rolü hakkındaki fikirlerini sorduğumuzda ve ekliyor: “Ben Şebnem’in gerçek ve temiz kalmış yönünü çocukları ile ilişkisi üzerinden yansıtabileceğime inandım. Çünkü bir izleyici olarak karakter beni ancak böyle etkileyebilirdi. İzleyici onu böyle içine alabilirdi. Şebnem ayrıca yerli dizilerde görmeye çok da alışkın olduğumuz bir karakter değil. Bir yandan eğlenceli ve çok zeki bir kadın, diğer yandan kötülükle mücadele ederken kendine has yolları var.”

Şebnem karakteri gibi bugüne kadar canlandırdığı karakterlerin hepsinin kendisi için çok özel olduğundan bahsediyor ünlü oyuncu. Bu nedenle çok şanslı olduğunu söylüyor: “Kalbimin istediği her rol önüme geldi; hepsi de uzun soluklu olduğundan her rolümün içindeki diğer renkleri de çıkarmak için çok fırsatım oldu... Ama şu an Şebnem’le hem çok eğleniyorum hem de çok mutluyum.”

Canlandırılan karakter ve projelerin insanlar üzerinde etkili olduğunu da ifade ediyor. Amacın izleyicileri biraz olsun kendi hayatlarından, dertlerinden uzaklaştırıp deşarj etmek, keyiflendirmek veya hüzünlendirmek olduğunu söylüyor ve ekliyor: “Sonra tabii ki sevilen, takip edilen oyuncuların birtakım sorumlulukları doğuyor izleyicilere karşı. İyiliğin, birliğin, sevmenin, sevilmenin, güzelliğin, faydalı mesajların izleyenlere ulaşması için vesile oluyorsun ne mutlu ki...”

Fotoğraf: Emre Güven

Bugünlerde hayatının oldukça yoğun olduğunu, haftanın 5 ya da 6 günü çalıştığını ve bu nedenle izin günlerinin kendisi için değerli olduğunu anlatıyor Altınbilek: “İzin günlerimde dinlenmeye çalıyorum. Genelde hiçbir şey yapmak istemem tek günüm varsa. İki günüm olduğunda ise birini mutlaka arkadaşlarımla zaman geçirmeye ayırırım.”

Oyunculuğa başlama kararını ortaokulda tiyatro kulübüne katıldığı zaman verdiğini ve bu heyecanını dün gibi hatırladığını söylüyor. İzmir’de dünyaya gelen Hilal Altınbilek, Kosova kökenli bir ailenin çocuğu. Küçük yaşta veteriner ya da psikolog olmayı hayal eden Altınbilek, bugün olması gereken yerde olduğunu ifade ediyor. Ege Üniversitesi İşletme Fakültesi’nde okurken tiyatroya devam eden Altınbilek, Müjdat Gezen Sanat Merkezi’nde Çağdaş Drama Topluluğu ve Ali Haydar Elçığ’dan oyunculuk eğitimi alıyor. Kariyerine ilk başladığı günden bugüne dek hayatında değişiklikler olduğunu dile getiren ünlü oyuncu, “Her projem benim için ayrı bir dönüm noktası oldu. İçinde yer aldığım her yapım, her karakter beni zenginleştirdi” diyor.

Bir oyuncunun başarılı olabilmesi için en önemli özelliklerinin neler olması gerektiğini sorduğumuz Altınbilek, “Oyunculukta başarılı olmak için hayal ve empati gücüne gerçekten ihtiyaç var. Yaşanmışlıklardan en iyi şekilde faydalanmak, gözlemlemek, merak duymak, olmazsa olmaz temiz bir kalp ve bütün bunları yansıtacak bir çift inanan ve parıldayan göz... Ama konu bir de televizyon oyunculuğuysa kesinlikle sağlam bir kondisyona ve planlı bir hayata sahip olmanız gerek” diye konuşuyor.

Yer aldığı projelerde canlandırdığı karakterlerin kendisine uyum sağladığını dile getiriyor. “Okuduğum karakteri seversem zaten içimden bir ses ‘Bu özellikler sende var’ diyor bana ya da ‘Hadi gel biraz da bu olalım’ diyor... Değişimi seven bir yapım var; her konuda işime yarar. İşlerimde de çok faydalandığım bir yönüm bu...” diyerek görüşlerini ifade ediyor.

Çoğu oyuncu gibi onun da zorlandığı anlar ya da projeler olabiliyor. Çok teknik çalışan bir oyuncu olmadığını, tekniğinin o an sahneye her hücresiyle inanmak ve odaklanmak olduğunu söylüyor. “O zaman karakterin çıkmaması mümkün değil...” diyor. Zamanını etkili bir şekilde yönetip yönetmediğini de anlatıyor ünlü isim. Sorumluluk duygusunun kendisine bu konuda çok yardımcı olduğunu hatta çoğu zaman bunu fazlasıyla abarttığını dile getiriyor: “Buna rağmen zamanımı çok iyi yönetebildiğimi söyleyemem ya da bana öyle geliyor. Ama günün sonunda her işimi zamanında bitirmiş olurum...”

Sosyal medya ve dijital platformlar, bugünün oyuncuları için önemli bir iletişim ve etkileşim aracı. Altınbilek’e sosyal medyayı nasıl kullandığı ve takipçileriyle nasıl bir bağ kurduğunu soruyoruz. Ünlü oyuncu sosyal medyayı az kullanmasının en büyük sorun olduğunu kendisine söylediklerini iletiyor ve “Bence öyle değil. İnanın bana o bambaşka bir meslekmiş gibi geliyor. Bazen keyfim yerindeyse, zamanım varsa, havamdaysam bir tane fotoğraf paylaşıyorum. Ama hangi ara, nasıl ve neden koyulduğunu hâlâ çözemediğim ve mesleğimle örtüştüremediğim için takipçilerimin istediği kadar sosyal medyamı yeterince kullanamıyorum sanırım” diyor. Yeni hedefleri arasında sosyal medyada daha aktif olmanın yer aldığını ifade eden Altınbilek, “Deneyeceğim istikrarlı bir şekilde, bakalım neler olacak. Bana da sürpriz olacak. Değişimleri sevdiğimi söylemiştim. İlk sosyal medyamdan başlayacağım. Müjde!” şeklinde konuşuyor.

Sorumluluklarının bilincinde olan bir isim. Sete geldiği andan itibaren iki saat sonra sahneye giriş yaptığını ifade ediyor Altınbilek: “Kahvaltımı ederim, kahvemi içerim, yüzümde buz kalıpları dolanır bir süre ve sonra hazırlığa başlarım. Hazırlığım bittiğinde sahneme 5-10 dakika göz atarım ve karavandan çıkarım. Rutinim budur.”

Son dönemde kendisini etkileyen dizi veya filmleri sorduğumuz Altınbilek, “Poor Things gerçekten ilginçti. Aklımı zorlayan hikayeleri severim, heyecanlanırım. Dizi olarak Dark ve Behind Her Eyes diyebilirim” şeklinde yanıt veriyor.