Haftalık E-Bülten
Moda dünyasında neler oluyor? Yeni fikirler, öne çıkan koleksiyonlar, en vogue trendler, ünlülerden güzelllik sırları ve en popüler partilerden haberdar olmak için haftalık e-bültenimize kaydolun.
Haftalık E-Bülten
Moda dünyasında neler oluyor? Yeni fikirler, öne çıkan koleksiyonlar, en vogue trendler, ünlülerden güzelllik sırları ve en popüler partilerden haberdar olmak için haftalık e-bültenimize kaydolun.
Pinterest'in 2026 yılı için öngördüğü trendleri derledik.
Pinterest, her yıl için olduğu gibi 2026 için de öngördüğü trendlerin bir listesini yayımladı. Kullanıcıların platformdaki arama davranışları ve ilgi alanlarına dayanarak oluşturulan rapor; yaşam tarzı, moda, dekorasyon, gastronomi ve daha pek çok alandaki trendleri mercek altına alıyor. Her yıl milyonlarca kullanıcıya ilham kaynağı olan Pinterest, 2026’nın en popüler trendlerini gün yüzüne çıkarıyor. Yeni trendleri keşfetmek ve gelecek yılın yeniliklerine dair fikir sahibi olmak istiyorsanız, yazının devamındaki 2026 Pinterest trend tahminleri tam listesine göz atın.
Fotoğraf: Pinterest
2026’da dokunma hissi başrolde. Yumuşak, esnek, 'bastırınca geri gelen' her şey hayatımıza giriyor. Jel dokulu makyaj ürünleri, lastiksi telefon kılıfları, çiğnenebilir vitaminler ve probiyotik atıştırmalıklar bu akımın parçası. Görsellikten çok dokunun verdiği hisse odaklanan bu trend, Z ve Y kuşağının duyulara hitap eden, biraz da eğlenceli dünyasını yansıtıyor. Tırnaklarda jelly görünümler, aksesuarlarda üç boyutlu formlar sıkça karşımıza çıkacak.
Evler ciddiyetten biraz uzaklaşıyor. Sirk estetiğinden ilham alan bu dekorasyon anlayışı; çizgili desenler, yuvarlak formlar ve iddialı objelerle eğlenceli ama kontrollü bir hava yaratıyor. Renkler cesur, formlar heykelsi ama her şey dozunda. Amaç bir lunapark değil, karakterli bir yaşam alanı. Özellikle Baby Boomer ve Y kuşağı için bu stil, nostaljiyle mizahı bir araya getiriyor.
Çocukluk anıları 2026’da yeniden şekilleniyor. Eski oyuncaklar, retro desenler, ikinci elden bulunan minik kıyafetler yeniden değer kazanıyor. El yapımı hissi veren tığ işi oyuncaklar ve doğal dokular, modern ebeveynliğin sıcak yüzünü temsil ediyor. Geçmişin masumluğu bugünün bilinçli tüketimiyle birleşiyor. Hem nostaljik hem de sürdürülebilir bir yaklaşım.
Dijital mesajlaşmaya küçük bir mola. 2026’da mektup yazmak yeniden bir ritüele dönüşüyor. Özenle seçilmiş kağıtlar, süslenmiş zarflar, pullar ve el yazısı… Mektup artık sadece iletişim değil, bir ifade biçimi. Z ve Y kuşağı için bu trend, yavaşlamanın ve kişisel bağ kurmanın yeni yolu.
Fotoğraf: Pinterest
Mutfakta ilgi lahananın üzerinde. Uzun süredir popüler olan karnabahar yerini daha iddialı, daha çıtır tariflere bırakıyor. Izgara lahana dilimleri, fermente içecekler, lahana bazlı sokak lezzetleri… Sağlıklı ama sıkıcı olmayan bir mutfak anlayışı öne çıkıyor. Boomers ve X kuşağı için bu trend, klasik sebzeyi yeniden keşfetmek anlamına geliyor.
Bohem rahatlık ile Afrika’nın güçlü kültürel dokusu birleşiyor. El dokuması kumaşlar, canlı renkler, doğal lifler ve etnik desenler modern evlere giriyor. Bu stil, sadece bir estetik anlayışı değil, hikayesi olan objelere duyulan ilgiyi de temsil ediyor. Mekanlar daha sıcak, daha karakterli ve daha ruhu olan bir atmosfere bürünüyor.
Sadeleşme dönemi bitiyor, gösteriş geri geliyor. Geniş omuzlu ceketler, belirgin kesimler ve ağır takılarla güçlü bir siluet yaratılıyor. Bu trendde ihtişam ön planda tutuluyor. Z ve Y kuşağı bu trendle, “fazla kaçmayı” özgürlük alanı olarak görüyor. Ne kadar iddialı, o kadar iyi.
Biraz entelektüel, biraz melankolik. Poetcore; kitap kokusuna, uzun cümlelere ve düşünceli bakışlara benziyor. Vintage ceketler, bol kazaklar, omuzdan asılan çantalar ve analog aksesuarlar bu ruhu tamamlıyor. Kendini bir romanın başkarakteri gibi hissetmek isteyenler için birebir.
"Şehirli ama her an yola çıkmaya hazır." Bu trendde açık kahverengi ve toprak tonları, çok cepli parçalar ve dayanıklı kumaşlar ön planda. Bu stil, doğa tutkusu ile sokak modasını bir araya getiriyor. Görünüm kadar işlev de önemli. Giydiğin şeyin gerçekten işlevsel olması, bu trendin temel kuralı.
Geçmişin ihtişamı geleceğin çizgileriyle buluşuyor. Art Deco’nun geometrik formları, modern malzemelerle yeniden yorumlanıyor. Parlak yüzeyler, metal detaylar ve simetrik desenler mekanlara güçlü bir karakter kazandırıyor. Minimalizmin ardından gelen daha cesur ama hâlâ sofistike bir dönem.
Fotoğraf: Pinterest
'Kusur' artık hatanın göstergesi değil; bir stil. Uyumsuz renkler, asimetrik makyajlar ve “tam olmamış” gibi duran detaylar, bilinçli olarak ön planda. Bu trend, mükemmel görünme baskısına karşı bir duruş. Güzellik kuralları yeniden yazılıyor.
Erkek stilinde küçük ama etkili dokunuşlar... Broşlar, rozetler ve vintage aksesuarlar takım elbiselerin ya da gündelik kombinlerin parçası hâline geliyor. Bu parçalar hem geçmişe selam gönderiyor hem de kişisel stilin güçlü bir ifadesi.
El işi detaylar modern parçalarla buluşuyor. Dantel, tığ işi ve işlemeler artık sadece romantik değil, aynı zamanda iddialı. Günlük parçalara eklenen bu yumuşak dokular, feminenliği yeni bir yerden anlatıyor.
2026’da parfüm, tek bir şişeyle sınırlı kalmıyor. İnsanlar artık kokularını hazır almak yerine kendileri inşa ediyor. Çiçeksi bir notanın üzerine odunsu bir baz eklemek, sabah hafif bir yağ sürüp akşam farklı bir parfümle tamamlamak sıradan hâle geliyor. Bu yaklaşım, kokuyu bir aksesuar değil, kişiliğin görünmez uzantısı olarak ele alıyor. Özellikle Z ve Y kuşağı için başkasında olmayan bir kokuya sahip olmak, stilin en kişisel imzası.
Karanlık estetik geri dönüyor ama bu kez daha yumuşak, daha duygusal. Simsiyah ojeler, dağılmış kömür göz makyajı ve parlak dudak dokuları bir araya geliyor. Sert gotik çizgiler yerini romantik, melankolik bir havaya bırakıyor. Bu trend, güzelliğin her zaman aydınlık olmak zorunda olmadığını; biraz karanlığın da çekici olabileceğini hatırlatıyor.
2026’nın rengi, soğukluğuyla konuşuyor. Mavi ve gri alt tonlar, modadan içeceklere kadar her alanda kendini gösteriyor. Bu renk paleti sakin, mesafeli ama güçlü bir duruş sergiliyor. Fazla sıcak ve samimi değil; daha kontrollü ve sofistike. Özellikle şehir hayatında “cool ama şık” bir tavır arayanların tercihi olacak.
Doğa teması, bağırmadan kendini hissettiriyor. Hayvan desenleri yerine ince detaylar, masalsı çağrışımlar ve yumuşak dokular öne çıkıyor. Geyik benekli makyajlar, kelebek esintili tırnaklar, ormanı hatırlatan renk paletleri… Bu trend, doğayla kurulan ilişkinin daha hassas ve romantik bir yorumunu sunuyor.
Fotoğraf: Pinterest
'Uzay' teması, 2026’da daha cesur ve daha parlak. Holografik yüzeyler, opal yansımalar ve kozmik detaylar hem güzellikte hem dekorasyonda sıkça karşımıza çıkıyor. Bu estetik, geleceğe dair merakı ve hayal gücünü temsil ediyor. Biraz bilimkurgu, biraz fantezi; ama kesinlikle iddialı.
Gündelik hayat sahneye dönüşüyor. Davetler, sofralar ve hatta ev içi dekorasyonlar daha teatral, daha dramatik bir dile sahip. Ağır kumaşlar, çarpıcı renkler ve dikkat çekici detaylar ön planda. Bu trend, “az ama öz” yerine “görkemli ve unutulmaz” olmayı seçenlere hitap ediyor.
Seyahat anlayışı daha içsel bir hâl alıyor. İnsanlar artık popüler rotalar yerine gizemli, sisli ve hikayesi olan yerlere yöneliyor. Harabeler, mistik doğa oluşumları ve insanı düşündüren manzaralar ön planda. Amaç sadece görmek değil; hissetmek, sorgulamak ve biraz da kaybolmak.
Tatilde, dinlenmek ikinci planda. 2026’da seyahat, sınırları zorlamak ve adrenalini hissetmek anlamına geliyor. Zorlu doğa sporları, ekstrem rotalar ve büyük etkinliklerin etrafında şekillenen planlar öne çıkıyor. Konfor alanından çıkmak, bu trendin temel motivasyonu.
