Haftalık E-Bülten
Moda dünyasında neler oluyor? Yeni fikirler, öne çıkan koleksiyonlar, en vogue trendler, ünlülerden güzelllik sırları ve en popüler partilerden haberdar olmak için haftalık e-bültenimize kaydolun.
Görgü kuralları uzmanı Sara Jane Ho'nun ilham noktasından günlük yaşantımızda yapılması gerekenlere ve yeni çıkardığı kitabına kadar çok yönlü bir söyleşi gerçekleştirdik.
Kendinizden biraz bahsedebilir misiniz?
Ben çok yönlü bir hayat sürdüren bir görgü kuralları uzmanıyım. Dünyadaki farklı kültürlere odaklanıyorum ve tüm çalışmalarım iki misyona yönelik: Doğu'nun Batı ile buluşması ve kadınların güçlendirilmesi. Daytime-Emmy adaylı Netflix programım Mind Your Manners’ın sunuculuğunu yapıyorum, aynı zamanda Mind Your Manners: How to Be Your Best Self in Any Situation adlı kitabın yazarıyım. Bunlara ek olarak The Drew Barrymore Show'da ise konuk görgü kuralları uzmanlığı yaptım. Ardından yakın zamanda sağlıklı yaşam ve geleneksel Çin tıbbından ilham alan markam Anteyorta’yı kurdum.
Görgü kuralları uzmanı olmaya nasıl başladınız? Size ne ilham verdi?
2012 yılında Harvard Business School'dan mezun olup bir görgü kuralları okulu açmak için Pekin'e taşındığımda bunu bir ihtiyacı karşılamak için yaptım. Çin'in 1987'deki ekonomik reform politikalarının bir sonucu olarak, birçok insan onlarca yıl sonra kendilerini muazzam bir refah içinde buldu, ancak yeni yaşam tarzlarını yönlendirecek sosyal becerilerden yoksundu. Ancak daha derin cevap şu ki, bu bana annemin mirasını aktarma fırsatı veriyor.
İlk anılarım, annemin arkadaşlarını ve ailesini evimizde karşılaması, akşam yemeği veya partilerde büyülü ve sıcak anlar yaratmasıdır. Ama 21 yaşımdayken onu kanserden kaybettim ve daha önce hareketli olan evimiz bomboş gibi geldi. Bir gün, arkadaşlarımı ve ailemi tekrar bir araya toplamak için annemin bana görgü kuralları hakkında öğrettiklerini kullanabileceğimi fark ettim. Onu geri getiremezdim ama evimize sıcaklık ve enerjiyi geri getirebilirdim. Görgü kurallarını uygulamak ve bunu başkalarına öğretmek onun anısını canlı tutmanın bir yoluydu benim için.
Georgetown Üniversitesi'nde İngiliz Edebiyatı üzerine çalıştığınız göz önüne alındığında, İngiliz elitlerinin yaşam tarzının görgü kurallarına olan bakış açınızı etkilediğini düşünüyor musunuz?
Üniversitede İngiliz edebiyatı okumak dünya görüşümü şekillendirmeme yardımcı oldu. Şimdiki zamanımız geçmişimizin bir sonucudur. İnsani bilimler okuyarak ve romanlar okuyarak hayata dair dersler aldım. İlk olarak Pride and Prejudice romanını 12 yaşımdayken okudum, ardından diğer Jane Austen romanlarını okudum ve üniversite yıllarımda haftalık olarak Oscar Wilde'dan alıntılar yapardım. Geleneklere, görgü kurallarına, stile olduğu kadar öze de saygı göstermemi sağladı.
Size göre görgü kuralları uzmanı nedir? Nasıl tanımlarsınız?
Bir görgü kuralları uzmanı etrafındakileri insanları rahatlatabilir. Ben kendimi girdiğim her ortamda insanların davranışlarını inceleyen bir mikro kültürel antropolog olarak görüyorum. Kim olursa olsun, bir grubun veya başka bir kişinin çevresine uyum sağlayacak şekilde davranma yeteneğidir. Bizi insan yapan şey bağlantı ve aidiyettir.
Erken çocukluktan bu yana pek çok kültürde dolaşarak öğrendiğim şey, evden hiç çıkmasak bile hepimizin her gün birçok mikro kültür arasında hareket ediyoruz. Sosyal yaşam ve arkadaşlık, iş, flört, ilişkiler, aile, yemek ve seyahat, hepsi farklı mikro kültürlerdir ve yeni görgü kuralları kitabımın bölümlerini oluşturuyor. Her mikro kültürün kendine ait kuralları ve kendi lehçesi vardır ve her birinde sosyal yeterliliğe ulaşmak mümkündür.
İnsanların günümüzdeki davranış ve alışkanlıklarına ilişkin düşünceleriniz veya duygularınız neler? Sizce toplumsal görgü kuralları giderek gelişti mi yoksa geriledi mi?
Toplumsal görgü kuralları dünya çapında kötüleşti ve biz bir akıl sağlığı felaketinin ortasındayız. Her gün haberleri izlediğimde veya sosyal medyayı açtığımda zorbalıkları, çevrimiçi tacizleri ve şiddet hikayelerini görüyorum. Bunun sorumlusu teknolojinin yükselişi, sıradanlık ve rahatlık kültürü ile gelen aşırılığın olduğunu düşünüyorum.
Netflix diziniz Mind Your Manners fikri nasıl ortaya çıktı? Dizi ile birlikte neleri başardığınızı düşünüyorsunuz ve hedefleriniz nelerdi?
Singapur'daki bir yapım şirketi beni keşfetti ve Netflix'e fikir olarak sundu. Prodüksiyon covid nedeniyle ertelendi, ancak bazı açılardan bunun daha iyi olduğunu düşünüyorum çünkü 2022'de yayınlandığında insanların sosyal becerileri pandemiden sonra gerilemişti.
Netflix'e minnettarım; çoğu insanın düşündüğü gibi sıkıcı ve katı değil, bunun yerine görgü kurallarını yeniden tanımlayıp günümüze uygun hale getirebileceğimizi, bunun gerçek ve sağlıklı bireysel gelişimi teşvik etmenin bir yolu olduğunu gördüğüm için minnettarım. Gösteriyi çekerken herhangi bir hedefim yoktu; sadece son 10 yıldır her gün yaptığım şeyi dünyayla paylaşmak, öğrencilerimin dünyada güvenle hareket etmelerine yardımcı olmak istedim.
Günlük yaşantımızda yapılması ve yapılmaması gereken davranışlar konusunda üç hızlı ipucu verebilir misiniz?
Göz teması kurduğunuzda gülümsemeyi bir refleks haline getirin. Gülümsemek evrensel bir dildir ve iletişimin en kolay yoludur hem de hiçbir ücret ödemeden! Mutlu ve güvenli insanlar iyi insanlardır, iyi olmayanlar ise güvensizdir veya duygusal açıdan zarar görmüş olabilir veya belki de sizin bilmediğiniz bir şeyler yaşıyor olabilir. Neden bir gülümsemeyle güzel olmak için ilk adımı atmıyorsunuz?
Çatalınızı avucunuzun içinde, bıçağınızı kalem gibi tutmayın. Çatal bıçak takımınızın uçları avucunuzun içine sıkıştırılmalı ve işaret parmağınız bıçağın veya çatalın arkasına dayanmalıdır.
İlk kez tanışan iki kişiyi tanıştırırken sadece isimlerini söylemeyin. Ortak ilgi alanlarını bulmaları veya sohbet edebilmeleri için diğeriniz hakkında yeterli bilgi verin.
Bazı insanlar görgü kurallarının bireyselliklerini kısıtladığına inanıyor. Bunun hakkında ne düşünüyorsunu? Sizce görgü kuralları bireyselliğimizi güçlendiriyor mu yoksa kısıtlıyor mu?
Buna inanan insanlar görgü kurallarının gerçek anlamını anlamıyorlar. İnsanlar genellikle güvensizlik korkusuyla gerçek duygularını ifade etmezler, ancak daha sonra bir karşılaşmadan kırgın veya haksızlığa uğramış hissederek uzaklaşırlar. Görgü kuralları sizi sınırlamak yerine, istediğinizi elde etmenize ve hedeflerinize ulaşmanıza yardımcı olur; nasıl hissettiğinizi veya farklı bir düşünceye sahip olduğunuzu kesinlikle ifade edebilirsiniz; her şey teslimatla ve bunu nasıl söyleyip yaptığınızla ilgilidir! Bu güç veriyor!
Harvard Business School'dan mezun biri olarak üst düzey bir eğitim almanın davranışlarımızı önemli ölçüde etkilediğine inanıyor musunuz? Eğitim gerçekten bu kadar hayati mi? Zeka ve görgü kuralları birbiriyle ilişkilendirilebilir mi?
Hayatım boyunca yüksek eğitim almış ama halen daha kaba olan insanlarla tanıştım ve eğitimsiz ama kibar ve nazik olan insanlarla da karşılaştım. Benim düşünceme göre eğitim hayati önem taşıyor ve kişisel gelişimle bağlantılı. Akademi görgü kurallarını geliştiren bir ortam. Ancak görgü kuralları daha çok yetiştirme tarzıyla ilişkilidir. Güzel ahlak, ebeveynlerin çocuklarına verebilecekleri en büyük hediyedir.
Yeni kitabınız Mind Your Manners, izolasyondan sonraki iyileşme sürecimizi konu alıyor. Yaşadığımız zor zamanlarla başa çıkmak ve atlatmak için tavsiyeleriniz nelerdir?
Hepimiz hayatımızın bir noktasında kendimizi kötü hissedeceğiz veya hayatın zor olduğunu hissedeceğiz. En önemli şey olumlu bir zihniyeti sürdürmektir. Tezahüre büyük bir inancım var; ben ebedi bir iyimserim ve her zaman en iyisini umut ediyorum (en kötüsüne hazırlanırken bile). İşler kötü olduğunda, buradan nasıl daha iyiye gidebileceklerini düşünün. Benim sırrım, bir kağıda “Önümüzdeki 24 saat içinde güzel haberler alacağım” yazıp bunu banyo duvarına yapıştırıp her gün yüksek sesle okumamdı. Yürümek gibi her şeyi adım adım ilerleyin. Bir ayağınızı diğerinin önüne koyun. Çin deyimine göre, "Binlerce kilometrelik bir yolculuk, tek bir adımla başlar."