Sedef Gali

Merhaba herkese. Ben sanatçı ve tasarımcı Sedef Gali. Birkaç sene önceki yazlık Sedef'ten yepyeni bir Sedef'e doğru yola çıkalım bu sefer.
Vintage ve ikinci ele olan ilgim malum, bu biraz da New York'ta mezun olduğum sanat okulum Pratt’in kolektif bilincinden de kaynaklanıyor olabilir. Bilinçli gençler olarak hızlı tüketimin önüne geçecek olanlar biziz aslında. Trendler ile yaratılan “fast fashion” sistemi aslında beslenmemize, müziğe, kültüre, dekorasyona hatta sanata bile dokunuyor. Kostümler, hızlı tüketim ile kısa sürelı popülaritelerini yaşamaktansa zamansız ve modası geçmeyen parçaların kişiler arasında el değiştirip değerlendiriliyor olması ve bu süreçte de yeni hikayeler barındırıyor olması, beni moda dünyasında asıl heyecanlandıran şey aslında. Giydiklerim, tasarımlarım veya anneannemin bin sene önce evindeki perdelerden gece elbisesi yapmalarım bundan ilham alıyor. 10 sene sonra da giyebileceğiniz parçalara sahip olmak trendlerin kurbanı olmaktan çok daha zevkli geliyor.

Bugün ilk günümüz, o yüzden üzerine çalışılmış kombinler yerine kışın hepimizin oluşturduğu formaları yansıtmak istedim. Giyinmenin iskeletini oluşturunca üzerini süslemek kolay oluyor. Zara’dan aldığım iyi kalıplı rahat jean, Grandma Vintage’dan aldığım leopar peluş kürk, Les Benjamins Baby Tee ve Vakko kazak. Yüzükler oradan buradan anneanne, annemin lise mezuniyeti, Çukurcuma'da, Kapalıçarşı'daki antikacılardan bana uzanan ışıksaçarlar. Kemer, Brooklyn’deki Beacon’s Closet’tan, ikinci el. Gözlüğüm ise Bomonti Antika Pazarı’ndan. Yarın görüşürüz.

Merhaba herkese. Ben sanatçı ve tasarımcı Sedef Gali. Birkaç sene önceki yazlık Sedef'ten yepyeni bir Sedef'e doğru yola çıkalım bu sefer.
Vintage ve ikinci ele olan ilgim malum, bu biraz da New York'ta mezun olduğum sanat okulum Pratt’in kolektif bilincinden de kaynaklanıyor olabilir. Bilinçli gençler olarak hızlı tüketimin önüne geçecek olanlar biziz aslında. Trendler ile yaratılan “fast fashion” sistemi aslında beslenmemize, müziğe, kültüre, dekorasyona hatta sanata bile dokunuyor. Kostümler, hızlı tüketim ile kısa sürelı popülaritelerini yaşamaktansa zamansız ve modası geçmeyen parçaların kişiler arasında el değiştirip değerlendiriliyor olması ve bu süreçte de yeni hikayeler barındırıyor olması, beni moda dünyasında asıl heyecanlandıran şey aslında. Giydiklerim, tasarımlarım veya anneannemin bin sene önce evindeki perdelerden gece elbisesi yapmalarım bundan ilham alıyor. 10 sene sonra da giyebileceğiniz parçalara sahip olmak trendlerin kurbanı olmaktan çok daha zevkli geliyor.

Bugün ilk günümüz, o yüzden üzerine çalışılmış kombinler yerine kışın hepimizin oluşturduğu formaları yansıtmak istedim. Giyinmenin iskeletini oluşturunca üzerini süslemek kolay oluyor. Zara’dan aldığım iyi kalıplı rahat jean, Grandma Vintage’dan aldığım leopar peluş kürk, Les Benjamins Baby Tee ve Vakko kazak. Yüzükler oradan buradan anneanne, annemin lise mezuniyeti, Çukurcuma'da, Kapalıçarşı'daki antikacılardan bana uzanan ışıksaçarlar. Kemer, Brooklyn’deki Beacon’s Closet’tan, ikinci el. Gözlüğüm ise Bomonti Antika Pazarı’ndan. Yarın görüşürüz.

Merhaba herkese. Ben sanatçı ve tasarımcı Sedef Gali. Birkaç sene önceki yazlık Sedef'ten yepyeni bir Sedef'e doğru yola çıkalım bu sefer.
Vintage ve ikinci ele olan ilgim malum, bu biraz da New York'ta mezun olduğum sanat okulum Pratt’in kolektif bilincinden de kaynaklanıyor olabilir. Bilinçli gençler olarak hızlı tüketimin önüne geçecek olanlar biziz aslında. Trendler ile yaratılan “fast fashion” sistemi aslında beslenmemize, müziğe, kültüre, dekorasyona hatta sanata bile dokunuyor. Kostümler, hızlı tüketim ile kısa sürelı popülaritelerini yaşamaktansa zamansız ve modası geçmeyen parçaların kişiler arasında el değiştirip değerlendiriliyor olması ve bu süreçte de yeni hikayeler barındırıyor olması, beni moda dünyasında asıl heyecanlandıran şey aslında. Giydiklerim, tasarımlarım veya anneannemin bin sene önce evindeki perdelerden gece elbisesi yapmalarım bundan ilham alıyor. 10 sene sonra da giyebileceğiniz parçalara sahip olmak trendlerin kurbanı olmaktan çok daha zevkli geliyor.

Bugün ilk günümüz, o yüzden üzerine çalışılmış kombinler yerine kışın hepimizin oluşturduğu formaları yansıtmak istedim. Giyinmenin iskeletini oluşturunca üzerini süslemek kolay oluyor. Zara’dan aldığım iyi kalıplı rahat jean, Grandma Vintage’dan aldığım leopar peluş kürk, Les Benjamins Baby Tee ve Vakko kazak. Yüzükler oradan buradan anneanne, annemin lise mezuniyeti, Çukurcuma'da, Kapalıçarşı'daki antikacılardan bana uzanan ışıksaçarlar. Kemer, Brooklyn’deki Beacon’s Closet’tan, ikinci el. Gözlüğüm ise Bomonti Antika Pazarı’ndan. Yarın görüşürüz.

Merhaba herkese. Ben sanatçı ve tasarımcı Sedef Gali. Birkaç sene önceki yazlık Sedef'ten yepyeni bir Sedef'e doğru yola çıkalım bu sefer.
Vintage ve ikinci ele olan ilgim malum, bu biraz da New York'ta mezun olduğum sanat okulum Pratt’in kolektif bilincinden de kaynaklanıyor olabilir. Bilinçli gençler olarak hızlı tüketimin önüne geçecek olanlar biziz aslında. Trendler ile yaratılan “fast fashion” sistemi aslında beslenmemize, müziğe, kültüre, dekorasyona hatta sanata bile dokunuyor. Kostümler, hızlı tüketim ile kısa sürelı popülaritelerini yaşamaktansa zamansız ve modası geçmeyen parçaların kişiler arasında el değiştirip değerlendiriliyor olması ve bu süreçte de yeni hikayeler barındırıyor olması, beni moda dünyasında asıl heyecanlandıran şey aslında. Giydiklerim, tasarımlarım veya anneannemin bin sene önce evindeki perdelerden gece elbisesi yapmalarım bundan ilham alıyor. 10 sene sonra da giyebileceğiniz parçalara sahip olmak trendlerin kurbanı olmaktan çok daha zevkli geliyor.

Bugün ilk günümüz, o yüzden üzerine çalışılmış kombinler yerine kışın hepimizin oluşturduğu formaları yansıtmak istedim. Giyinmenin iskeletini oluşturunca üzerini süslemek kolay oluyor. Zara’dan aldığım iyi kalıplı rahat jean, Grandma Vintage’dan aldığım leopar peluş kürk, Les Benjamins Baby Tee ve Vakko kazak. Yüzükler oradan buradan anneanne, annemin lise mezuniyeti, Çukurcuma'da, Kapalıçarşı'daki antikacılardan bana uzanan ışıksaçarlar. Kemer, Brooklyn’deki Beacon’s Closet’tan, ikinci el. Gözlüğüm ise Bomonti Antika Pazarı’ndan. Yarın görüşürüz.

Merhaba herkese. Ben sanatçı ve tasarımcı Sedef Gali. Birkaç sene önceki yazlık Sedef'ten yepyeni bir Sedef'e doğru yola çıkalım bu sefer.
Vintage ve ikinci ele olan ilgim malum, bu biraz da New York'ta mezun olduğum sanat okulum Pratt’in kolektif bilincinden de kaynaklanıyor olabilir. Bilinçli gençler olarak hızlı tüketimin önüne geçecek olanlar biziz aslında. Trendler ile yaratılan “fast fashion” sistemi aslında beslenmemize, müziğe, kültüre, dekorasyona hatta sanata bile dokunuyor. Kostümler, hızlı tüketim ile kısa sürelı popülaritelerini yaşamaktansa zamansız ve modası geçmeyen parçaların kişiler arasında el değiştirip değerlendiriliyor olması ve bu süreçte de yeni hikayeler barındırıyor olması, beni moda dünyasında asıl heyecanlandıran şey aslında. Giydiklerim, tasarımlarım veya anneannemin bin sene önce evindeki perdelerden gece elbisesi yapmalarım bundan ilham alıyor. 10 sene sonra da giyebileceğiniz parçalara sahip olmak trendlerin kurbanı olmaktan çok daha zevkli geliyor.

Bugün ilk günümüz, o yüzden üzerine çalışılmış kombinler yerine kışın hepimizin oluşturduğu formaları yansıtmak istedim. Giyinmenin iskeletini oluşturunca üzerini süslemek kolay oluyor. Zara’dan aldığım iyi kalıplı rahat jean, Grandma Vintage’dan aldığım leopar peluş kürk, Les Benjamins Baby Tee ve Vakko kazak. Yüzükler oradan buradan anneanne, annemin lise mezuniyeti, Çukurcuma'da, Kapalıçarşı'daki antikacılardan bana uzanan ışıksaçarlar. Kemer, Brooklyn’deki Beacon’s Closet’tan, ikinci el. Gözlüğüm ise Bomonti Antika Pazarı’ndan. Yarın görüşürüz.

Merhaba herkese. Ben sanatçı ve tasarımcı Sedef Gali. Birkaç sene önceki yazlık Sedef'ten yepyeni bir Sedef'e doğru yola çıkalım bu sefer.
Vintage ve ikinci ele olan ilgim malum, bu biraz da New Yorkta mezun olduğum sanat okulum Pratt’in kolektif bilincinden de kaynaklanıyor olabilir. bilinçli gençler olarak hızlı tüketimin önüne geçecek olanlar biziz aslında. Trendler ile yaratılan “fast fashion” sistemi aslinda beslenmemize, muziğe, kültüre, dekorasyona hatta sanata bile dokunuyor. Kostümler, hızlı tüketim ile kısa sürelı popülaritelerini yaşamaktansa zamansız ve modası geçmeyen parçaların kişiler arasında el değiştirip değerlendiriliyor olması ve bu süreçte de yeni hikayeler barındırıyor olması, beni moda dünyasında asıl heyecanlandıran şey aslında. Giydiklerim, tasarımlarım veya anneannemin bin sene önce evindeki perdelerden gece elbisesi yapmalarım bundan ilham alıyor. 10 sene sonra da giyebileceğiniz parçalara sahip olmak trendlerin kurbanı olmaktan çok daha zevkli geliyor.

Bugun ilk günümüz, o yüzden üzerine çalışılmış kombinler yerine kışın hepimizin oluşturduğu “formalar”i yansıtmak istedim. Giyinmenin “iskeletini” oluşturunca üzerini süslemek kolay oluyor. Zara’dan aldığım iyi kalıplı rahat jean, Grandma Vintage’dan aldığım leopar peluş kürk, Les Benjamins Baby Tee ve Vakko kazak. Yüzükler oradan buradan anneanne, annemin lise mezuniyeti, Çukurcuma'da, Kapalıçarsı'daki antikacılardan bana uzanan ışıksaçarlar. Kemer, Brooklyn’deki Beacon’s Closet’tan, ikinci el. Gözluğüm ise Bomonti Antika Pazarı’ndan. Yarın gorusuruz?

Merhaba herkese! Bugün davet üzerine Pera Palas’ta kalıyoruz. Bu tarihi mekanın ruhuna yakışacak bir kostüm ile karşınızdayım. Olur da bu gece zamanda yolculuk yaparsam kimse şaşırmasın. Agatha Christie ile bir aksam üstü, veya pelerinime basıp düşmeyeceğim vals gecesi için hazırım. Kombinleri kostümleştirmek, bir hikayenin parçası haline getirmek işin zevkli yanı. Siyah her zaman büyük kurtarıcım, soğuk bir kış gününde bir kadını giyebileceği en iyi renk belki de. Bu elbise görünümünü Academia tafta eteğimin icine giydiğim bir korse ile yakaladım, aslında ayrı parçalar. Pelerini ise Dracula esintileri ile terzime diktirdim. Ayakkabılarım ise sivri burunların şahı Balenciaga.

Merhaba herkese! Bugün davet üzerine Pera Palas’ta kalıyoruz. Bu tarihi mekanın ruhuna yakışacak bir kostüm ile karşınızdayım. Olur da bu gece zamanda yolculuk yaparsam kimse şaşırmasın. Agatha Christie ile bir aksam üstü, veya pelerinime basıp düşmeyeceğim vals gecesi için hazırım. Kombinleri kostümleştirmek, bir hikayenin parçası haline getirmek işin zevkli yanı. Siyah her zaman büyük kurtarıcım, soğuk bir kış gününde bir kadını giyebileceği en iyi renk belki de. Bu elbise görünümünü Academia tafta eteğimin icine giydiğim bir korse ile yakaladım, aslında ayrı parçalar. Pelerini ise Dracula esintileri ile terzime diktirdim. Ayakkabılarım ise sivri burunların şahı Balenciaga.

Merhaba herkese! Bugün davet üzerine Pera Palas’ta kalıyoruz. Bu tarihi mekanın ruhuna yakışacak bir kostüm ile karşınızdayım. Olur da bu gece zamanda yolculuk yaparsam kimse şaşırmasın. Agatha Christie ile bir aksam üstü, veya pelerinime basıp düşmeyeceğim vals gecesi için hazırım. Kombinleri kostümleştirmek, bir hikayenin parçası haline getirmek işin zevkli yanı. Siyah her zaman büyük kurtarıcım, soğuk bir kış gününde bir kadını giyebileceği en iyi renk belki de. Bu elbise görünümünü Academia tafta eteğimin icine giydiğim bir korse ile yakaladım, aslında ayrı parçalar. Pelerini ise Dracula esintileri ile terzime diktirdim. Ayakkabılarım ise sivri burunların şahı Balenciaga.

Merhaba herkese! Bugün davet üzerine Pera Palas’ta kalıyoruz. Bu tarihi mekanın ruhuna yakışacak bir kostüm ile karşınızdayım. Olur da bu gece zamanda yolculuk yaparsam kimse şaşırmasın. Agatha Christie ile bir aksam üstü, veya pelerinime basıp düşmeyeceğim vals gecesi için hazırım. Kombinleri kostümleştirmek, bir hikayenin parçası haline getirmek işin zevkli yanı. Siyah her zaman büyük kurtarıcım, soğuk bir kış gününde bir kadını giyebileceği en iyi renk belki de. Bu elbise görünümünü Academia tafta eteğimin icine giydiğim bir korse ile yakaladım, aslında ayrı parçalar. Pelerini ise Dracula esintileri ile terzime diktirdim. Ayakkabılarım ise sivri burunların şahı Balenciaga.

Merhaba herkese! Bugün davet üzerine Pera Palas’ta kalıyoruz. Bu tarihi mekanın ruhuna yakışacak bir kostüm ile karşınızdayım. Olur da bu gece zamanda yolculuk yaparsam kimse şaşırmasın. Agatha Christie ile bir aksam üstü, veya pelerinime basıp düşmeyeceğim vals gecesi için hazırım. Kombinleri kostümleştirmek, bir hikayenin parçası haline getirmek işin zevkli yanı. Siyah her zaman büyük kurtarıcım, soğuk bir kış gününde bir kadını giyebileceği en iyi renk belki de. Bu elbise görünümünü Academia tafta eteğimin icine giydiğim bir korse ile yakaladım, aslında ayrı parçalar. Pelerini ise Dracula esintileri ile terzime diktirdim. Ayakkabılarım ise sivri burunların şahı Balenciaga.

Merhaba herkese! Bugün baştan başa Les Benjamins bir görünümleyim. Çok sevdiğim dostlarımın Türkiye’yi en iyi şekilde temsil ettikleri bu markayı taşımaktan da gurur duydum, çünkü tıpkı bizler gibi doğu ve batıyı sentezleyen ve bu süreçte sokak kültürünü de kimliğine entegre eden bir marka. Rugan görünümlü çantam Zara. Küpeleri Alaçatı’da sokaktaki tezgahlardan birinde buldum (inanabiliyor musunuz) yarın görüşürüz!

Merhaba herkese! Bugün baştan başa Les Benjamins bir görünümleyim. Çok sevdiğim dostlarımın Türkiye’yi en iyi şekilde temsil ettikleri bu markayı taşımaktan da gurur duydum, çünkü tıpkı bizler gibi doğu ve batıyı sentezleyen ve bu süreçte sokak kültürünü de kimliğine entegre eden bir marka. Rugan görünümlü çantam Zara. Küpeleri Alaçatı’da sokaktaki tezgahlardan birinde buldum (inanabiliyor musunuz) yarın görüşürüz!

Merhaba herkese! Bugün baştan başa Les Benjamins bir görünümleyim. Çok sevdiğim dostlarımın Türkiye’yi en iyi şekilde temsil ettikleri bu markayı taşımaktan da gurur duydum, çünkü tıpkı bizler gibi doğu ve batıyı sentezleyen ve bu süreçte sokak kültürünü de kimliğine entegre eden bir marka. Rugan görünümlü çantam Zara. Küpeleri Alaçatı’da sokaktaki tezgahlardan birinde buldum (inanabiliyor musunuz) yarın görüşürüz!

Merhaba herkese! Bugün baştan başa Les Benjamins bir görünümleyim. Çok sevdiğim dostlarımın Türkiye’yi en iyi şekilde temsil ettikleri bu markayı taşımaktan da gurur duydum, çünkü tıpkı bizler gibi doğu ve batıyı sentezleyen ve bu süreçte sokak kültürünü de kimliğine entegre eden bir marka. Rugan görünümlü çantam Zara. Küpeleri Alaçatı’da sokaktaki tezgahlardan birinde buldum (inanabiliyor musunuz) yarın görüşürüz!

Kadınların vazgeçilmesi o siyah elbise. Kışı sadece siyah giyerek geçirebilirim. Kendi tasarımım tümüyle kadife bu elbiseyi aksesuarlarla farklı davetlere giyebilirim. Burada en önemli detay doğru fit. Kombinlediğim taşlı stilettolar Zara’dan ve oldukça rahatlar. Küpeler ise annemin üniversite yıllarından arakladıklarım :) Zamansız ve kaliteli parçaların seneler boyu modada yerini bulacağını düşünüyorum. 

Kadınların vazgeçilmesi o siyah elbise. Kışı sadece siyah giyerek geçirebilirim. Kendi tasarımım tümüyle kadife bu elbiseyi aksesuarlarla farklı davetlere giyebilirim. Burada en önemli detay doğru fit. Kombinlediğim taşlı stilettolar Zara’dan ve oldukça rahatlar. Küpeler ise annemin üniversite yıllarından arakladıklarım :) Zamansız ve kaliteli parçaların seneler boyu modada yerini bulacağını düşünüyorum. 

Kadınların vazgeçilmesi o siyah elbise. Kışı sadece siyah giyerek geçirebilirim. Kendi tasarımım tümüyle kadife bu elbiseyi aksesuarlarla farklı davetlere giyebilirim. Burada en önemli detay doğru fit. Kombinlediğim taşlı stilettolar Zara’dan ve oldukça rahatlar. Küpeler ise annemin üniversite yıllarından arakladıklarım :) Zamansız ve kaliteli parçaların seneler boyu modada yerini bulacağını düşünüyorum. 

Kadınların vazgeçilmesi o siyah elbise. Kışı sadece siyah giyerek geçirebilirim. Kendi tasarımım tümüyle kadife bu elbiseyi aksesuarlarla farklı davetlere giyebilirim. Burada en önemli detay doğru fit. Kombinlediğim taşlı stilettolar Zara’dan ve oldukça rahatlar. Küpeler ise annemin üniversite yıllarından arakladıklarım :) Zamansız ve kaliteli parçaların seneler boyu modada yerini bulacağını düşünüyorum. 

Önümüzdeki birkaç gün fotoğraflarımı arkadaşım Stefan Tiron çekecek, tabii ki kıpkırmızı bir seri bekliyor bizi. Bugün el yapımı botlarım, Nastygal crop top'ım, The Latest Thing mini etek, üzerine vintage süet kemerleyim. Takılarımın benzerlerini Kapalı Çarşı'daki antikacılarda gezinerek bulabileceğinizden eminim:)

Önümüzdeki birkaç gün fotoğraflarımı arkadaşım Stefan Tiron çekecek, tabii ki kıpkırmızı bir seri bekliyor bizi. Bugün el yapımı botlarım, Nastygal crop top'ım, The Latest Thing mini etek, üzerine vintage süet kemerleyim. Takılarımın benzerlerini Kapalı Çarşı'daki antikacılarda gezinerek bulabileceğinizden eminim:)

Önümüzdeki birkaç gün fotoğraflarımı arkadaşım Stefan Tiron çekecek, tabii ki kıpkırmızı bir seri bekliyor bizi. Bugün el yapımı botlarım, Nastygal crop top'ım, The Latest Thing mini etek, üzerine vintage süet kemerleyim. Takılarımın benzerlerini Kapalı Çarşı'daki antikacılarda gezinerek bulabileceğinizden eminim:)

Önümüzdeki birkaç gün fotoğraflarımı arkadaşım Stefan Tiron çekecek, tabii ki kıpkırmızı bir seri bekliyor bizi. Bugün el yapımı botlarım, Nastygal crop top'ım, The Latest Thing mini etek, üzerine vintage süet kemerleyim. Takılarımın benzerlerini Kapalı Çarşı'daki antikacılarda gezinerek bulabileceğinizden eminim:)

Önümüzdeki birkaç gün fotoğraflarımı arkadaşım Stefan Tiron çekecek, tabii ki kıpkırmızı bir seri bekliyor bizi. Bugün el yapımı botlarım, Nastygal crop top'ım, The Latest Thing mini etek, üzerine vintage süet kemerleyim. Takılarımın benzerlerini Kapalı Çarşı'daki antikacılarda gezinerek bulabileceğinizden eminim:)

Y2K görünümleri geri geldi bile. Çok sevdiğim bir arkadaşımın hediyesi bu Sheer crop top ile Loie kovboy çizmeleri. Ve bayıldığım Tiron kemer ile birlikte kullandım. Püf nokta bence çoğunlukla aksesuarlarda.

Y2K görünümleri geri geldi bile. Çok sevdiğim bir arkadaşımın hediyesi bu Sheer crop top ile Loie kovboy çizmeleri. Ve bayıldığım Tiron kemer ile birlikte kullandım. Püf nokta bence çoğunlukla aksesuarlarda.

Y2K görünümleri geri geldi bile. Çok sevdiğim bir arkadaşımın hediyesi bu Sheer crop top ile Loie kovboy çizmeleri. Ve bayıldığım Tiron kemer ile birlikte kullandım. Püf nokta bence çoğunlukla aksesuarlarda.