#CNILux: Alber Elbaz’dan, Lanvin Ayrılığına Felsefi Yaklaşım

Alber Elbaz, bu sabah Condé Nast Uluslararası Konferansı’nda otomasyon çağında tasarımcıların giderek artan önemine dair yaptığı duygusal konuşmada, Fransız moda evi Lanvin’den ayrılışına da değindi.

 CNI Luxury Konferansı Oman'ın Muscat şehrinde gerçekleşiyor

“Tasarımcılar olmazsa hayal kuran olmaz, hayal kuran olmazsa moda olmaz, hayaller olmazsa parfümler de olmaz. Biz tasarımcılar işe hayal kurmak ve iç sesimizi dinlemekle başlarız. Pazarlama sonra gelir, önce değil. Tekrarlıyorum  önce tasarım ve hayaller, sonra pazarlama gelir. İç sesini dinlemek riskli bir iştir, hata yapmanın bedelinin yüksek olabileceğini biliyorum, hissedarların bu hatalar nedeniyle size kovabileceğini de biliyorum. Ancak unutmamız gereken, dünyadaki en iyi innovasyonların birilerinin iç sesini dinleyip risk almasıyla ortaya çıktığı gerçeği.”

Suzy Menkes, Alber Elbaz ile birlikte CNI Lüks Konferansı'nın açılış töreninde

Alber, 2015 yılında Lanvin’den ayrılışından beri ilk girişimini - Frédéric Malle ile yeni bir parfüm- tanıtmak için CNI Konferansı’ndaydı. Tasarımcının Fransız moda evinden ayrılışı, 2016’da yerine Bouchra Jarrar gelene dek Lanvin çalışanlarının isyanına ve karmaşaya yol açmıştı. Fas-İsrail kökenli tasarımcı, “bir elbisenin kokusu” olarak tanımladığı yeni parfümü Superstition üzerinde çalışmanın kendisine moda dünyasına kıyasla daha sakin bir yaşam sürme olanağı verdiğini belirterek, sözlerini “Modada çok fazla korku var, yeterli zaman ve aşk yok. Parfümler tamamen aşk ile ilgili, korkuya yer yok. Parfümler hatıralarımızı, sevmeyi ve sevilmeyi temsil ediyor.” şeklinde sonlandırdı. 

Scarlett Conlon, News Editor, Vogue UK

Çeviri: Su Sonia Herring