Londra’da konaklayabileceğiniz birçok otel seçeneğiniz var, fakat Rosewood London hem tarihi binası, hem sofistike İngiliz geleneğiyle kraliyet lüksüne yaraşır bir deneyim sunuyor.
-
1/8
Görkemli Bir Mimari
Daha önce Holborn'a gittiyseniz, High Holborn Caddesi üzerinde bulunan Edwardian döneminden kalma, 1914 yılına ait görkemli bir Belle Époque binası mutlaka dikkatinizi çekmiştir. Cadddenin sağında bulunan bina Rosewood London'ın ta kendisi. Zengin bir restorasyon sürecinden sonra 2013'te kapılarını açan otel, dönemin bütün mimari özelliklerini taşıyor. Azametli, gösterişli ve büyük. Siyah dökümlü demir kapıdan içeriye girer girmez, kendinizi geniş bir avluda buluyorsunuz. Dört bir yanı tarihi binanın görkemli duvarlarıyla kuşanmış bu avlu bir saraya buyur ediliyormuşsunuz hissiyatı yaratıyor.
-
2/8
Gözlerden Uzak Bir Konaklama
Rosewood London, özellikle moda haftalarında dünya çapında birçok moda editörünün, genel yayın yönetmenin ve süpermodellerin konaklamak için favori tercihleri arasında yer alıyor. Nedenini tahmin etmek güç değil. Sunduğu lüks konforun yanı sıra, dış dünyaya kapalı avlusuyla basın ve paparazzilerden uzak bir konaklama imkanı sağlıyor. Londra'nın merkezinde olup, kendinizi farklı bir dünyada zannediyorsunuz.
-
3/8
Müze Gibi
İçerisi tam bir müze gibi. Mermerden inşa edilmiş göz alıcı, devasa merdivenlerden lobide bulunan sanat eserlerine, her biri odanıza çıkana kadar size eşlik ediyor.
-
4/8
Evdeymişçesine
Toplamda 262 odası bulunan Rosewood London, 44 tane çok özel suite odaya sahip. Her bir suite odanın isminin yanına 'house' (ev) sözcüğü eklenmiş. Öyle ki bir otel odasından çok, gerçekten evdeymiş gibi hissediyorsunuz.
-
5/8
Kâhyalar Hizmetinizde
Buradaki suite odalarda konakladığınız süre zarfı boyunca İngiliz kraliyet ailesinin kâhyalarını aratmayacak bir personel emrinizde. Aracınızı da o ayarlıyor, ütünüzü de.
-
6/8
Standart Odalar da Suite Gibi
Bu arada standart odaların da suite odalarla yarıştığını not düşelim. Konfor açısından hiçbir farkları yok.
-
7/8
Sense Spa
Hızlı geçen bir Londra gününün ardından biraz dinlenmek, rahatlamak isteyenler için de Sense Spa'yı öneriyoruz. Sodashi, Maison Caulières, EviDens de Beaute ve Face Place gibi markalarla çalışan spa, kusursuz bir masaj bir hizmeti veriyor.
-
8/8
Büyülü Teras
Yaz kış fark etmiyor. Burada konaklayan herkesin Rosewood'un büyülü terasında bir akşam yemeği yemesi şart. Bu terasta vakit geçırmeden "Roseewood'ta konakladım!" denmiyor!
ETİKETLER: ROSEWOOD , ROSEWOOD LONDON , LONDRA , KRALİYET LÜKSÜ