Dior Men 2020

Koleksiyonun en önemli ayrıntılarından biri iş birliği. Özellikle grafik desenleriyle ön plana çıkan tasarımların arkasında 80'lerden bu yana görüp görebileceğiniz en cool sörf tahtalarının mimarı Shawn Stuss var. "Shawn ile birlikte üretmek istedim çünkü Christian Dior'da kendi döneminin en iyi Amerikan markalarıyla yaratıcı bir ittifakın içerisindeydi. Stüssy de günümüzün en iyi Amerikan markalarından" diyor Jones.

Stuss bu proje için ilhamını sörf dünyasından aldığını söylüyor. Ne kadar özgür bir dünya diye düşünürken Kim Jones'un da Shawn Stuss'ın hür ruhuna hayran olduğunu öğreniyoruz. "Hawaii ve Güney Fransa arasında yaşıyor. Tam bir özgür ruh. Onun bu hürriyetine hayranım." Koleksiyonda kullanılan yeni desenlerin ve grafik çalışmaların da aynı hürriyetten bahsettiğinin altını çizelim. 

Kültür akbabası değil, kültür öğrencisi olmak. Stuss Kim Jones'tan bahsederken bu tanımı yapıyor. İkisi de Japon kültüründen besleniyormuş. "Japon sanatı, tasarımı ve Japonya'ya dair birçok şey vizyonumuzu genişletiyor" diyor. Jones'un farklı kültürlere duyduğu saygının işini yaparken de çok yüksek olduğunu anlatıyor sonra. "Defilenin yıldızı tasarımları ve vizyonu, kendisi değil. Fikirleriyle var olmayı önemsiyor." 

Mösyö Dior'un zanaatkarlık konusundaki titizliği Dior'u bugün yüksek modanın zarafet kalesi yapan en önemli unsurlardan. İster haute couture koleksiyonı olsun, ister erkek giyim koleksiyonu bu ilkeden hiçbir zaman vazgeçilmedi, vazgeçilmiyor. Kim Jones'un da hassasiyetlerinden biri bu. Öyle ki Dior'un muhteşem atölyelerindeki el işçiliği zamansız ve ikonik parçaların doğumuna vesile oluyor. 

Koleksiyon Dior Men olarak sunulsa da, Kim Jones'un Dior tasarımları modanın özgürleşme hareketinden örnek teşkil edecek şekilde besleniyor. Koleksiyondaki parçaları Maluma da giyiyor, Bella Hadid de. David Beckham da, giyiyor Kim Kardashian da. Bu sayede yüksek modadaki cinsiyet sınırları ortadan kalkıyor ve hep dediğimiz gibi Kim Jones gibi vizyoner isimler sayesinde moda demokratikleşiyor.